Bodrum Don Kişotları RES`lere karşı

Enerji Günlüğü - Bodrum’un Geriş Mevkii’ndeyapılması planlanan Rüzgar Enerji Santralleri Projesi’nin yürütmesinin durdurulması ve ÇED Gerekli Değildir...

Enerji Günlüğü - Bodrum’un Geriş Mevkii’ndeyapılması planlanan Rüzgar Enerji Santralleri Projesi’nin yürütmesinin durdurulması ve ÇED Gerekli Değildir kararının iptali için Muğla İdare Mahkemesi’nde dava açıldı.

Türkiye genelindeki doğa dostlarının da destek verdiği Yalıkavak ve Geriş halkının davasını, HES’lere karşı açtığı davalardan tanıdığımız Derelerin Kardeşliği Platformu Kurucu Başkanı Av. Remzi Kazmaz üstlendi.

HALİKARNAS BALIKÇISI’NIN EMANETİ

Yöre halkıyla birlikte bugün Bodrum’da basın toplantısı düzenleyerek kamuoyununu bilgilendiren Av. Remzi Kazmaz, “Bu güzel toprakları gözü gibi koruyan Halikarnas Balıkçısı’ndan emanet aldık ve onun yolunda yürüyoruz” dedi.

Halkın tepkisinin RES’lere değil, projenin gerçekleştiği alanların katledilmesine karşı olduğunu belirten Av. Kazmaz, şunları söyledi:

“Proje sahası birinci derece arkeolojik ve doğal sit alanı kapsamında. Turizm ve ticaret alanlarıyla halkın ikametgah ve yaşam alanları proje sahası içinde kalıyor. Tarım arazileri ile zeytinliklerin de bulunduğu proje sahasının tamamı birinci derece deprem bölgesi. Proje, temiz yer altı sularını da olumsuz etkileyecek. İnşa aşaması sırasında da göçük ve heyelan riski de oldukça fazla. Hiçbir çevresel faktör bütünlük içinde değerlendirmeye alınmamış. Özel şirketlere hazırlattırılan proje tanıtım dosyasında başta rüzgar olmak üzere meteorolojik veri ve değerlendirmeler yok. Ayrıca korunması gereken yabani hayat alanları içinde kalan flora ve faunadan hiç bahsedilmemiş. Haliyle önümüzdeki günlerde proje sahasında beklenmeyen ve telafisi imkansız çevre riskleri de ÇED süreci sonrasına bırakılmış. Bütün bu faaliyetler halktan saklandı, halkın görüşü alınmadı, halkın iradesi ve düşüncesi yok sayıldı.”

ULUSLARARASI SÖZLEŞMELERE AYKIRI

RES’lerin Anayasa ve uluslararası sözleşmelere de aykırı olduğunu kaydeden Av. Kazmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu proje başta imar mevzuatına uygun bir proje değildir. Anayasa 17. Ve 56. Maddesi’ne aykırıdır. Medeni Kanun, Çevre Kanunu, ÇED yönetmeliği, Elektrik Piyasası Kanunu, Kara Avcılığı Kanunu, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu, Toprak Kanunu, Arazi Kullanımı Kanunu ve mevzuatı ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin özellikle 6. ve 8. maddeleri, Paris Şartı, 1972 Stockholm Birleşmiş Milletler İnsan Çevresi Konferansı, 1992 Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Üzerine Rio Zirve Sonuç Deklorasyonu, 1992 Rio Gündem 21 Sözleşmesi ve BERN Sözleşmesi’ne aykırıdır.

Bütün bunların yanında Bodrum halkı bu projeyi istemiyor. Bodrum halkının iradesine rağmen bu projenin Bodrum’a yapılması için yasal ve hukuki zemin hazırlanarakBodrum’un idam fermanı yazılmaktadır. Bu şartlar altında proje sahibi şirket ile bu projeye lisans verenve ÇED gerekli değildir işlemini yapan kişi ve yetkililer sorumludur.”

147 KAT FAZLADAN KAMULAŞTIRMA!

Davanın diğer avukatlarından Av. Mehmet Horuş ise, ÇED izni alınmaksızın davalı şirkete ait lisans ve ruhsatla, hukuka aykırı bir şekilde, toplam 1438 hektarlık alanın kamulaştırılmasıuygulamasına başlandığını açıkladı. RES projesinde sadece 9.8 hektarla ilgili olarak ÇEDsüreci yürütüldüğüne dikkati çeken Av. Mehmet Horuş, geriye kalan alan üzerinde ne yapılacağının meçhul olduğunu söyledi.

Av. Horuş, çevre düzeni planında yanıltıcı nitelikte usulsüzlük, eksiklik ve tahrifatlarla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunma haklarını saklı tuttuklarını ifade etti.

Toplantıya katılan Yalıkavak Geriş halkı sakinleri ise görüşlerini şöyle dile getirdi:

HASAN YOKARLAR: “Bizler RES’lere karşı değiliz. Enerji ihtiyacını biliyoruz ama yenilenebilir enerjilerin aynı zamanda yaşamımızısürdürebilir şekilde hayatımıza girmesini istiyoruz. Bakın Çeşme’de, Karaburun’da, Söke Ovası’ndaRES’leri ne kadar yanlış yerlere kuruldular ve hayatı çekilmez yapıyorlar. Sürdürülebilir bir yaşamdan ne kadar bahsedebiliyorsunuz? Aynı hatayı şimdi de Bodrum’da yapmak için kolları sıvadılar.”

HAYRULLAH KAYACAN ve HALİL AKTAŞ: “Dünya turizminin en önemli merkezlerinden biri olan Bodrum aynı zamanda Türkiye’nindünya ticaretine açılan bir penceresidir. Dünyanın turizm ve ticaret merkezine RES projelerini koymayı düşünen zihniyet ve bu zihniyete lisans veren hükümetin yetkilileri Bodrum’um idam fermanını imzaladıklarını bilmiyorlar mı? Yoksa bunu kasıtlı, bilinçli olarak mı yapıyorlar?”

PINAR KAYACAN: “Bizler RES’lere karşı değiliz, bu alanlara kurulmasına karşıyız. Dava konusu RES projesi yenilenebilir ve yaşamı sürdürebilir nitelikte değildir. Bu nedenle söz konusu RES projesi bu bölgede yapılmamalıdır.”