Cem Aşık: EPİAŞ ile elektrik ucuzlayacak

Enerji Günlüğü - (Mehmet KARA) Enerji Ticareti Derneği (ETD) Başkanı Cem Aşık, Enerji Borsası’nın tam anlamıyla faaliyete geçmesiyle, elektrik...

Enerji Günlüğü - (Mehmet KARA) Enerji Ticareti Derneği (ETD) Başkanı Cem Aşık, Enerji Borsası’nın tam anlamıyla faaliyete geçmesiyle, elektrik fiyatlarının konut, büyük sanayi ve ticarethane aboneleri için ucuzlayacağını söyledi. Ancak Aşık, yeni dönemde çapraz sübvansiyonlar kalkarsa küçük orta ölçekli sanayi aboneleri için fiyatların pahalanacağına dikkat çekti.

Enerji Borsası’nı işletecek EPİAŞ, Temmuz ayından itibaren elektrik piyasasında ipleri eline alacak. Peki yeni yapı ne getirecek? Enerji Ticareti Derneği (ETD) Başkanı Cem Aşık’a, Enerji Borsası ekseninde elektrik piyasasının geleceğini bugünkü durumunu ve geleceğini sorduk.

Enerji Borsası'na bakışınız nedir?

Enerji Ticareti Derneği'nin (ETD) kuruluş amacı Türkiye'de rekabetçi, serbest bir enerji piyasasının oluşabilmesidir. Bunu sağlayacak asıl şey ise şeffaflık ve öngörülebilirliktir. O nedenle Enerji Piyasaları İşletme Anonim Şirketi EPİAŞ'ın kuruluş çalışmaları sürecine aktif destek verdik ve vermeye devam ediyoruz.

Neler yaptınız, yapıyorsunuz?

Bizim desteğimiz sadece dışarıdan bilgi aktarmak değil. İşin teknik tarafında da yoğun çalışan bir derneğiz. İlgili komitelerimiz var. Ayrıca sadece EPİAŞ'ın kuruluşuyla ilgili değil, Enerji Borsası'nın bünyesinde yer alacağı Borsa İstanbul tarafına da destek sunuyoruz. Kurulacak piyasada işlem görecek ürünler konusunda Borsa İstanbul ile yakın çalışmalar yürütüyoruz. Bizden eğitimler istiyorlar, veriyoruz.

Şu anda nasıl bir elektrik piyasası var?

2009 yılından itibaren saatlik fiyatların oluştuğu bir gün öncesi planlama sistemi, ardından da gün öncesi pazarı kuruldu. Bunun için de ciddi bir altyapı geliştirildi. Şu anda Türkiye Elektrik İletim AŞ'nin (Piyasa Mali Uzaştırma Merkezi - PMUM) kontrolünde en kısa zaman diliminden daha uzun dilimlere doğru gerçek zamanlı müdahale edilebilen bir piyasa var. Ayrıca iki saat sonrasından başlayarak işlem yapılabilen bir gün içi piyasası söz konusu…

Nasıl işliyor bu sistem?

Gün öncesi pazarı, arz ve talebin gelişimine göre fiyatların oluştuğu en temel piyasadır. Herkes bir gün sonrası için, şu saatte, şu fiyattan, şu kadar üreteceğim diye teklif veriyor. En optimal noktada kimin, ne kadar ve hangi fiyattan üreteceği belli oluyor. Burada oluşan veriler, bütün işlemlerin temelini oluşturuyor. Çünkü uzlaştırma fiyatları bunların üzerine oluşuyor. İşte bu pazar, TEİAŞ'ın sorumluluğundan, yani PMUM'dan EPİAŞ'a geçecek. Başlangıçta paralel bir çalışma yürüyecek sanırım.

Sistem EPİAŞ'ın kontrolüne geçince neler değişecek?

Mevcut sistem, vadeli ve türev piyasaların da temelini oluşturacağı için şeffaflık çok önemli. EPİAŞ'tan beklentilerimiz, şeffaflığın sağlanması. Özellikle de kurulacak piyasa gözetim sisteminin sağlıklı şekilde işlemesi.

Şu anda şeffaflığı engelleyen ne?

İki nokta var. Birincisi Türkiye'de elektrik üretiminde devletin kontrolü yüzde 60 düzeyinde. Bunun yarısı devlete ait santraller, kalanı da devletin satın alma şartıyla faaliyet gösteren işletmeler. Burada bazı fiyat teklifleri, makul bir amortisman ve çalışma kârlılığı gözetilmeden, politik nedenlerle verilebiliyor. Ama burada sorun, devletin kontrolünde olması değil. Fransa'da da çok büyük oranda devlet hakimiyeti var. Ama serbest piyasa mantığıyla fiyatlandırma oluşuyor. Bizde de böyle olmalı. İlgili kamu kuruluş temsilcileri de bunun farkında.

İkinci nokta neydi?

İletim altyapısında teknik bazı eksiklikler var. Örneğin Türkiye'nin ortasında veya doğusunda çok ucuza elektrik üretip toplam ihtiyacı karşılayabilecek durumdayken, onu batıya iletemeyip, bu bölgede çok pahalıya çalışan bir santrali çalıştırıp yüksek fiyat ödemek gerekebiliyor.

Bunlar oyuncuları nasıl etkiliyor?

Bu durumda gün öncesi piyasada görünen değil, arka planda oluşan başka bir fiyat ortaya çıkıyor. Çünkü Türkiye'deki piyasa modeli kâr ya da zarar etmeyen sıfır bakiyeli bir model olarak kurulmuş. İletim ya da başka kısıtlar nedeniyle sistemde toplanamayan bir para varsa, bu miktar sıfır bakiye düzeltme kalemi adı altında tüketim tarafından alınıyor.

Ne kadar bir yekün teşkil ediyor bu?

Sıfır bakiye düzeltme kalemi, özellikle son iki yıldır çok ciddi tutarlar oluşturur hale geldi. Bu da piyasadaki oyunculara, ayda 200 milyon TL'ye varan ek bir maliyet getiriyor. Bunlar öngörülemeyen maliyetler olduğu için, oyuncuların rekabetçi bir şekilde faaliyet göstermesinin önüne geçiyor.

Peki EPİAŞ bu sorunu çözecek mi?

EPİAŞ'taki gözetim komitesi ve sistemdeki verilerin yayınlanması şeffaflaşma açısından çok önemli. Verileri görünce, sorunun kaynağını ve dolayısıyla çözümün nerede olduğunu görmek de mümkün hale gelecek. Hatta herkes de görecek ki, sorunlar çözülmediği için ödenen paralardan çok daha düşük maliyetlerle bu sorunlar çözülebilecek. Yoksa, sıfır bakiye gibi mekanizmalar, sistemdeki sorunun halının altına süpürülmesine yol açıyor.

Peki TEİAŞ’ın açıklayamadığını EPİAŞ nasıl yayınlayacak?

Mevzuat gereği EPİAŞ'ın içinde gözetim komitesi bulunması şart. Aslında TEİAŞ sorunların kaynağının çoğunu görebiliyor. Ama bunların bazıları teknik olmaktan çok ticari sır olabilir diye tereddüt ediliyor. Bazılarında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) düzenlemeleriyle çelişir mi diye izinler alınması gerekiyor. Tabii ki TEİAŞ'ın bir devlet kurumu olarak yatırım yapmasının önünde bazı engeller olabiliyor. Bunların hepsi bir arada da olabiliyor. Bunlar yayınlanmadığı için kime baskı yapacağınızı neresine müdahale edeceğinizi göremiyorsunuz. İşte EPİAŞ ile birlikte bu konuda sağlıklı yol alınacak.

EPİAŞ elektrik fiyatların ucuzlatır mı?

Güzel soru. Ucuzlatır ya da pahalandırır demek yerine fiyatlar doğru yere gelir demek daha uygun olur. Kimin için ucuzlar, kimin için pahalanır, o önemli. Bazıları için sübvansiyonlar nedeniyle halen düşük olan fiyatlar, desteklerin kalkmasıyla yükselebilir. Ama diğer taraftan adet olarak çoğunluk olan kesimin elektriğinde bir ucuzlama olur.

Bunu biraz somutlaştırır mısınız?

Hane halkı, büyük sanayi ve ticarethaneler için fiyatlar ucuzlar. Ama küçük ölçekli sanayilerde ucuzlamaz.

Neden? KOBİ'lerin ne suçu var?

Çünkü bu tip işletmelere yönelik elektrik tarifelerinde çapraz sübvansiyonlar var. Bu bizim EPİAŞ konusundan biraz bağımsız ama bir sektörü sübvansiyonla ayakta tutmaya çalışmanın doğru olmadığını düşünüyoruz. Çünkü hangi sektör verimli hangisi verimsiz öğrenemez hale geliyorsunuz. Makro olarak bamktığınızda sisteme yükü, göründüğünden çok daha ağır olabiliyor. Stratejik olarak desteklenmesi gereken sektörler varsa bunlara çapraz sübvansiyonlarla enerji fiyatı üzerinden değil, doğrudan nakdi ya da ayni olarak destek sunulmasının daha doğru olduğunu düşünüyoruz.

Bu neyi değiştirecek?

Bunu yaptığınız zaman verimli sektörler gelişme olanağı buluyor. Verimsizler ortaya çıkıyor. Dahası, diğer taraflara da müdahale etmediğiniz için elinizde düzgün ve sağlıklı çalışan piyasalar oluşuyor. Bu piyasaların verileri sağlıklı bir referans olabiliyor. Mesela sadece gündüz çalışan sanayiciler için tek zamanlı tarife yayınlanıyor. Halbuki bu tesisinin enerji maliyeti açısından ticarethaneden farkı yok. Ama buna 3 kuruş daha düşük bir kWh fiyatı verilebiliyor. Peki bu aradaki fark nereden alınıp kapatılıyor? Evlerden ve ticarethanelerden karşılanıyor. İşte bu bir çapraz sübvansiyon.

Doğalgazda da çapraz sübvansiyon var galiba…

Doğalgazda da farklı alıcılara farklı fiyatlardan satış yapılmasıyla uygulanan sübvansiyonlar var. Örneğin bazı santrallere ya da sanayiye verilen doğalgazın fiyatı, devletin elektrik ürettirdiği kendi YİD santrallerine uygulanan fiyatlarınkinden daha düşük. Burada ortaya çıkan yüksek maliyet daha sonra devletin HES'lerinde üretilen elektriğin maliyetiyle paçallanıyor. Yani doğalgazdan elektrikle, sudan üretilen elektrik aynı havuzda toplanıyor. İşte burada, fiyatları şu seviyede tutalım diyerek teklif verebilirsiniz. Normalde yapılmaması gereken bir şey…

Neden önemli?

Sizin şeffaf güvenilir bir piyasanız varsa yabancı yatırımcı buna güvenerek gelebiliyor. Ama şu anda oldukça sınırlı yabancı yatırımcı görüyoruz. Aslında Enerji Borsası'ndan beklenenlerden biri de bu. Öngörülebilirliği sağlayarak yatırımcı gelmesini sağlamak... Çapraz sübvansiyonu kaldırmadan sağlıklı piyasa oluşamaz. Piyasa oluşmuyorsa da yurt dışından yatırım çekemezsiniz.

Mehmet KARA

Not: Bu ropartajın bir bölümü, DÜNYA Gazetesi Enerji Sayfası'nda yer almıştır.