Mısır ve Yunanistan deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması imzaladı

Mısır ve Yunanistan, Doğu Akdeniz enerji kaynakları için deniz sınırlarını belirleyecek bir Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) anlaşması imzaladılar. 

Enerji Günlüğü - Mısır ve Yunanistan, Doğu Akdeniz enerji kaynakları için deniz sınırlarını belirleyecek bir Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) anlaşması imzaladılar. 

Doğu Akdeniz’de NAVTEX ilan eden Türkiye ile yaşanan gerilimin ardından Yunanistan geçtiğimiz aylarda İtalya ile imzaladığı anlaşmanın bir benzerini Mısır ile imzaladı. Kahire'de bulunan Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias ile Mısır Dışişleri Bakanı Sameh Şükrü ortak basın toplantısı düzenleyerek Yunanistan ile Mısır'ın bir Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) anlaşması imzalandığını açıkladılar.

Anlaşma ile iki ülke münhasır ekonomik bölgede mevcut olan kaynakların, özellikle petrol ve doğalgaz rezervlerinin kullanımını en üst düzeye çıkarmayı amaçlıyorlar.

Mısır Türkiye’nin Libya ile imzaladığı Deniz Yetki Alanları Mutabakatı’na tepki göstermiş ve alanın bir kısmının kendi deniz sahası içerisinde kaldığını açıklamıştı. Mısır ayrıca Türkiye’nin Libya’daki askeri varlığından da rahatsız.

DIŞİŞLERİ: ANLAŞMA YOK HÜKMÜNDEDİR

Türkiye Dışişleri Bakanlığı, iki ülke arasında imzalanan anlaşmaya tepki gösterdi. Anlaşma ile sınırlandırılan alanın Türk kıta sahanlığı içinde yer aldığını belirten bakanlık,  anlaşmanın yok hükmünde olduğunu açıkladı. Yunanistan ile Mısır arasında deniz sınırının bulunmadığı kaydedilen açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Bugün imzalandığı açıklanan sözde deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması Türkiye için yok hükmündedir. Bu anlayışımız sahada ve masada ortaya konacaktır.

Sözde sınırlandırılan alan, Birleşmiş Milletler'e de bildirilen Türk kıta sahanlığı içinde yer almaktadır.

2003 yılında GKRY ile imzaladığı anlaşma ile 11.500 km2'den vazgeçen Mısır, Yunanistan'la bugün imzaladığı bu sözde anlaşma ile de, yine deniz yetki alanı kaybına uğramaktadır.

Bu anlaşmayla Libya'nın hakları da gaspedilmeye çalışılmaktadır.

Türkiye'nin, sözkonusu alanda herhangi bir faaliyete izin vermeyeceği ve Doğu Akdeniz'de ülkemizin ve Kıbrıs Türkleri'nin meşru hak ve çıkarlarını kararlılıkla savunmaya devam edeceği kuşkusuzdur.”