Trump İran’ın Akdeniz’e çıkışını nasıl engelleyecek? - Dursun YILDIZ

Dursun YILDIZ

DURSUN YILDIZ 

Önceki gün Beyaz Saray’da Fransa Cumhurbaşkanı Macron ile birlikte bir basın toplantısı düzenleyen Başkan Donald Trump, iki ana konunun üzerinde durdu. Bunlardan ilki,18 yıldır Ortadoğu’ya 7 trilyon dolar harcadıklarını ve bunun karşılığında hiçbir kazançları olmadığı idi. İkincisi ise İran'a Akdeniz'e ulaşma fırsatı vermeyeceklerini ve güçlü ve kalıcı iz bıraktıktan sonra Suriye'den çıkacaklarını belirtmesiydi. 

ABD Başkanı Trump’ın açıklamalarından yola çıkarak sağlıklı analizler yapmak oldukça zor. Yine de bu açıklamasında sözünü ettiği İran’ın Doğu Akdeniz’e ulaşmasının engelleneceği iddiası, bölge dengeleri açısından çok önemli ve bizi de ilgilendiren kayda değer bir iddia. 

Bu nedenle ABD’nin Suriye’de bırakacağı güçlü ve kalıcı izin ne olabileceğini de dikkate alarak İran’a koyulan Doğu Akdeniz’e çıkma yasağına bir göz atmakta fayda var. 

İRAN-IRAK YAKINLAŞMASI 

İran’ın halen Irak’a yüksek fiyatla elektrik ve gaz ihraç etmekte olup Irak’ın enerji üretimi pazarında söz sahibi olmak istediği hatırlatalım. Bununla birlikte İran, Irak’ın kendi yüksek fiyatlı gazına bağımlılığını arttırmak için planlar yaparken bu gazı yakın gelecekte Suriye üzerinden Doğu Akdeniz’e götürme çabası içinde de görünüyor. 

Irak’taki iç karışıklıklar döneminde ve Suriye iç savaşında Haşdi Şabi’ye doğrudan destek vermesinin yanı sıra Suriye’ye kendi askerlerini gönderip kayıplar da veren İran’ın, Irak ve Suriye üzerindeki etki alanının arttığı görülüyor. 

Ortadoğu’daki iç savaştan hiç de düşünmedikleri oranda kazançlı çıkan iki ülke var. Bunlar Rusya ve İran. Şimdi Doğu Akdeniz’e yerleşme hazırlığı yapan Rusya ve İran’ın bu jeostratejik kazanımı önce İsrail’in güvenlik radarına girdi ve sonra da Trump’tan bu açıklama (İran’ın Akdeniz’e çıkışını engelleme) geldi.  

İran ve Irak arasında enerji altyapısı alanında artabilecek ilişki de dikkate alınacak olursa, bu açıklamanın İran’ın Akdeniz üzerinden enerji pazarlarına ulaşımını engellemekle bağı kolayca kurulabilir.

ABD: KÖRFEZ’DE İRAN VAR AMA AKDENİZ’DE KONTROL BENDE 

ABD, Bağdat’ın güney Iraktaki petrolünü körfezden ihraç etme konusunda İran’a olan yönelimini ve Irak’ın Iran’a artabilecek bağımlılığını azaltmak üzere zaten süreci kontrol ediyordu. Böylece ABD, Körfez’de İran’ın, Hürmüz Boğazını kontrolü ve Irak terminalleri üzerindeki etkisini azaltmayı planlamıştı. 

Bu planın ikinci ayağı ise Bağdat’ın Körfez ile Avrupa ve Doğu Akdeniz arasında bir doğalgaz geçiş Hub’ı olarak rol üstlenmesi idi. Ancak işte ip burada kopuyor. Çünkü Rusya ve İran bu rolü Suriye’nin üstlenmesini istiyorlar.

ABD Bağdat’a enerji hattı için Kuzey ve Doğu Akdeniz rotasını gösterirken yeşil ışık yakıyor. Ancak İran’a gelince bu ışık kırmızıya dönüyor. Burada enerji alanındaki İran-Irak yakınlaşmasının da yakında bir ABD müdahalesi ile karşı karşıya kalacağı ortaya çıkıyor. 

ASLINDA NE OLDU? 

Aslında tüm bu gelişmelerin nedeni Irak ve Suriye’de yıllardır süren bu iç savaşlardan, İran ve Rusya’nın bölgede büyük bir hakimiyet sağlayarak çıkmış olması. Şimdi ABD bu hakimiyetin siyasi ve ekonomik boyutlardaki etki alanını sınırlamak ve kalıcılığına engel olmak istiyor. Bu durum son ABD ile Rusya geriliminde ABD’nin Rusya’dan Suriye’deki İran etkisini kontrol etme ve azaltma talebi ile gündeme geldi. Rusya’nın cevabını bilmiyoruz ancak bu koz Moskova’nın elini çok güçlendiren ve İsrail ile Batı’nın elini ise aynı oranda zayıflatan bir koz.  

Biz bu nedenlerle uzun zamandır “Artık Ortadoğu ve Doğu Akdeniz’in kaderi içiçe geçmiştir” tezini ileri sürüyoruz. Bugün gördüğümüz tabloda Doğu Akdeniz’e uzak bir ülkenin bu bölgeye çıkma planı ile bunu engelleme planları var. Bölgede Doğu Akdeniz’e çıkış ülkeler için hayati öneme sahip. Bölgenin güç dengesi boşluk kaldırmaz. Bu nedenle Trump “güçlü ve kalıcı iz bıraktıktan sonra Suriye’den çıkacağız” diyerek müttefiklerine bir mesaj veriyor. 

Sonuç olarak Trump’ın Iran’ın Doğu Akdeniz’e çıkamaması konusundaki İsrail destekli hassasiyetinin sonuç alması kolay görünmüyor. Bunun  için önce Irak’ı sonra da Rusya’yı ikna etmesi gerekiyor. Bu durum ise Ortadoğu Akdeniz satranç masasında bizleri şaşırtacak birçok hamlenin yapılacağını ve bölgede taşların yerine oturmasının uzun zaman alacağını ortaya koyuyor. 

Dursun YILDIZ - 26 Nisan 2018 / ANKARA