Zonguldak TSO: ÇATES yerel konsorsiyuma satılmalıdır

Enerji Günlüğü - Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı M. Salih Demir, özelleştirme sürecindeki Çatalağzı Termik Santrali’nin...

Enerji Günlüğü - Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı M. Salih Demir, özelleştirme sürecindeki Çatalağzı Termik Santrali’nin Zonguldak’ın son kalesi olduğunu belirterek, tesislerin yerel konsorsiyuma devredilmesini istedi. 

Çatalağzı Termik Santrali’nin ihale sürecini değerlendiren Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı M. Salih Demir, bazı kesimlerin ÇATES’in bölgeye kattığı değeri anlamamakta inat ettiğini belirterek ÇATES’in Zonguldak’ın son kalesi olduğunu vurguladı.

ÇATES BÖLGE ŞİRKETLERİNDEN OLUŞAN KONSORSİYUMA SATILMALI

Demir, açıklamasında, “Enerji Bakanlığı tarafından Zonguldak kömür havzasının dinamiklerinin devamlılığını sağlamak, maden zenginleştirme ünitelerinden (Lauvar) arta kalan düşük kalorili ürünlerin değerlendirilmesi amacı ile Zonguldak Çatalağzı beldesinde kurulan termik santralinin özelleştirilme ilanına çıkmasının ardından, bu tesisin Zonguldak’ın son kalesi olduğunu ve mutlak suretle bölgemiz şirketlerinden oluşan konsorsiyuma satılması, en azından bölgede üretilen kömürle çalışmaya devam etmesini istediğimizi aylardır ifade etmekteyiz. Çatalağzı Termik Santrali’nin (ÇATES) bölgeye kattığı anlamın hala bazı kesimler tarafından inatla anlaşılmamaya çalışılmaktadır. Oysa ÇATES’i kaybetmek ile Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesini, Bartın ve Karabük’ü kaybetmek arasında hiçbir fark yoktur. Hatta ülke ekonomisine vereceği zarar düşünüldüğünde çok daha vahimdir” dedi

ÇATES YOKSA TTK’NIN AYAKTA DURABİLMESİ HAYALDİR

2013 Yılının son günlerinde Türkiye Taşkömürü Kurumu çalışanlarının son ikramiyelerini alamamaları nedeni ile yaptıkları eylemin gelecekteki karanlık günlerin habercisi olduğunu belirten Demir, “ÇATES halen TTK’nın en büyük ve en karlı müşterisidir. Üretebildiği koklaşabilir taşkömürünün büyük bir bölümü herhangi bir pazarlama sorunu olmaksızın, yarım yüzyıldır bu santrale verilmektedir.ÇATES’in olmadığı TTK’nın idame etmesi, ayakta durabilmesi güçten öte hayaldir. Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun üretim, randıman, satılabilir üretim, kişi başına düşen satılabilir randıman, yıllık zarar rakamları göz önüne alındığında ÇATES’in önemi daha iyi anlaşılacaktır” dedi.

ZONGULDAK BU SÜRECİN ÖNEMİNİN İDRAKİNE VARAMADI

Ancak ne hikmetse tüm bunların yanısıra TTK’nın görevlerini, ana sözleşmesini bilen çevrelerin demagoji yapmakta, günü kurtarmakta ve bu gelişmelere seyirci kalmakta olduğunu belirten Demir, bir yılı aşkın süredir Zonguldak’ı, maden işletmeciliğini ve ÇATES’i çok iyi tanıyan Sivil Toplum Örgü Başkanı, iş adamı ve bir Zonguldaklı olarak uyarıda bulunduğunu ama Zonguldak’ın bu sürecin öneminin idrakine varamadığını söyledi.

BU SÜRECE SEYİRCİ KALANLARI TARİH AFFETMEYECEK

Bazı çevrelerin “ÇATES olmaz ise kömür işletmecileri batacak o yüzden tepki veriyorlar. İnanmayın, Zonguldak’a bir şey olmaz” şeklindeki söylemlerine devam ettiklerini belirten Demir, “Oysaki gerçek, kendi ifadelerinde gizli…Rödevanslı sahaların olması, TTK’nın var olmasına bağlı. Elbette ki TTK’nın olmadığı bir Zonguldak’ta Zonguldak olmayacağı gibi Özel Sektör Maden İşletmecileri de olmayacak. Ancak; bu sürece seyirci kalanları gerek bizim gerekse tarihin affetmesi mümkün olmayacaktır. İkramiyelerini alamadıkları için dün TTK Genel Müdürlüğüne yürüyen maden işçisi sonuçta kardeşlerimiz…TTK’nınÇATES’e ürün veremediği, işçisine maaş veremeyecek duruma geldiğinde Zonguldak’ta yaşanacak sosyal patlamayı düşünmek bile istemiyorum” dedi.

ZONGULDAK’IN NAKİT KAYBI 150 MİLYON TL’NİN ÜZERİNDE

2012 Yılında başlayan ve halen devam eden Özel Sektör Maden İşletmelerine yönelik yaptırımlar sonucunda Zonguldak’ın nakit kaybının 150.000.000 TL’nin üzerinde olduğuna dikkat çeken Demir, “ Bu nakit paranın piyasalarda dönüşünün bir şekilde engellenmesi sonucu Zonguldak’ın yaşadığı depresyonu yaşayan hemşerilerimin ÇATES’in olmadığı bir Zonguldak’ı düşünmelerini istiyorum. Bu depresyonun misliyle yaşanacağı kaçınılmaz olduğundan tehlikenin büyüklüğü buradan da fark edebile bilinir. 2014 Yılının tüm Dünya İnsanlarına huzur, mutluluk, başarı ve barış getirmesi dileği ile saygılarımı sunuyorum.”dedi.