1. HABERLER

  2. ELEKTRİK

  3. Fatih Karahan: 2023’te cari açığa en yüksek negatif katkı enerjiden

Fatih Karahan: 2023’te cari açığa en yüksek negatif katkı enerjiden

Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, 2023’te cari işlemler açığına en yüksek negatif katkının enerji dengesinden geldiğini söyledi.

Fatih Karahan: 2023’te cari açığa en yüksek negatif katkı enerjiden

Enerji Günlüğü - Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, 2023’te cari işlemler açığına en yüksek negatif katkının enerji dengesinden geldiğini ve hizmet kalemlerinin pozitif katkısının artarak sürdüğünü söyledi. 

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Ankara’da TCMB’nin 92’nci Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda yaptığı konuşmada Merkez Bankasının 2023 yılında, toplumsal refaha en büyük katkıyı fiyat istikrarını sağlayarak sunacağının bilinciyle çalıştığını ve bu yönde kararlı adımlar attığını söyledi. 

2023 yılında küresel iktisadi faaliyetin zayıf seyrettiğini kaydeden Fatih Karahan, “Özellikle ihracat yaptığımız ülkelerde kademeli olarak azalan büyüme oranları, 2023 yılında da gerilemesini sürdürmüştür. Küresel enflasyon ise bir önceki yılda ulaştığı yüksek seviyelere kıyasla belirgin şekilde gerilemekle birlikte, merkez bankalarının hedeflerinin üzerinde kalmayı sürdürmüştür. Bu dönemde enflasyonun hedefin üzerinde seyrettiği ülkelerde parasal sıkılaştırma devam etmiştir” diye konuştu. 

“CARİ AÇIĞA EN YÜKSEK NEGATİF KATKI ENERJİDEN”

Merkez Bankasının çalışmalarını da anlatan Karahan, 2023 yılı cari açık değerlerinden bahsederken şöyle konuştu, “Cari işlemler dengesi 2023 yılında 45,4 milyar ABD doları açık vermiştir. Cari işlemler açığına en yüksek negatif katkı enerji dengesinden gelmiştir. Altın ve enerji hariç dış ticaret dengesi ise güçlü iç talebin de etkisiyle cari dengeye negatif katkı verirken, hizmet kalemlerinin cari dengeye pozitif katkısı artarak sürmüştür”.

“ENFLASYONDA DEPREM ETKİSİ”

Yıllık tüketici enflasyonunun, 2023’te yılında %64,8 olduğunu hatırlatan Fatih Karahan, “Enflasyon yılın ilk yarısında baz etkilerine ek olarak, döviz kurundaki yatay seyir, yabancı para cinsi ithalat fiyatlarındaki düşüş ve enerji sübvansiyonlarının etkisiyle gerilemiştir. Böylece, haziran ayında yıllık enflasyon yüzde 38,2 olmuştur. Şubat ayında yaşadığımız depremler nedeniyle oluşan arz-talep dengesizlikleri ile yeniden inşa faaliyetlerinin kamu maliyesi üzerindeki kısa ve orta vadeli etkileri enflasyon üzerindeki baskıları artırmıştır. Bu gelişmeler, fiyatlama davranışlarını olumsuz etkileyerek, yılın ilk yarısında gerileyen enflasyonun ikinci yarıda artmasına zemin oluşturmuştur” dedi.