Enerji Günlüğü - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, enerji sektörü için “olmazsa olmaz” kabul ettikleri siyasi istikrarın bir çırpıda bertaraf olmasına asla izin vermeyeceklerini söyledi.
4. Gas & Power Türkiye Enerji Zirvesi, Trabzon’da yapılıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız Trabzon Ticaret Merkezi’ndeki etkinliğin açılışında konuşurken, dünyada enerji kaynaklarının temelinde henüz bir değişiklik yaşanmadığının altını çizdi. Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) raporuna göre birincil enerji kaynakları arasında halen petrol ve doğalgazın başta gediğini aktaran Yıldız, “Türkiye ekonomisi özellikle son 10 yıldaki yapılanmasıyla birlikte gittikçe büyüyen ve hedefleri olan bir ekonomi haline geldi. Siyasi istikrarı tüm sektörlerin başına koyuyoruz. Enerji sektörünün gelişiminde ve özellikle nükleer güç santrallerinin yapımında siyasi istikrarın payı var” dedi.
ENERJİ SEKTÖRÜNÜN OLMAZSA OLMAZI İSTİKRAR
36 hükümet, 16 başbakanın Türkiye Cumhuriyeti’nin yönetimine geldiğini belirterek, hükümet değişiminden ötürü pek çok projenin hayata geçirilemediğine dikkat çekti. Yıldız, şöyle devam etti: “Bizler tüm projelerimizdeki kararlılığımızı siyasi istikrardan alıyoruz. Birçok ekonomik büyüklükler açısından baktığımızda, uluslararası kredilendirme kuruluşları yatırım yapılabilir alan içine aldılar. Türkiye ilk 17 ekonomi arasına girerken bir lig atladı. Tabii ki oyunun oyuncuları değişiyor, lig değişiyor. Bunlar olabilir ama biz hedeflerimizden sapmayacağız. Tüm bunlar halkımızı daha iyi bir noktaya getirmekle alakalı noktadır. O yüzden adım adım oluşturduğumuz siyasi istikrarın bir çırpıda bertaraf olmasına asla müsaade etmeyiz. Bunları enerji sektörünün olmazsa olmazı olduğu için söylüyorum.”
Türkiye’de enerji alanında 10 yıl içinde 130 milyar dolarlık bir yatırım yapılması gerektiğini yineleyen Taner Yıldız, Türkiye’deki tasarruf miktarlarının büyüme rakamlarının henüz altında olduğunu, sermayeyi ilgilendiren herhangi bir konuda keyfi bir uygulamanın söz konusu olmayacağını söyledi. Yıldız, “Bu ülkenin idare edilmesine konan iradenin güç aldığı nokta halkımızdır. Enerji sektöründe böyle bir siyasi istikrardan bahsetmemin sebebi son dönemde olan olaylardır. Türkiye, bir değişim, dönüşüm içerisinde. Bizler bu dönüşümü ülke büyürken gerçekleştiriyoruz. Gelişmekte olan ülkeler, gelişmelerini tamamlayıncaya kadar kamu eliyle yaptığı ihracatları daha sonra özel sektöre devredebiliyorlar ama biz, ülke büyürken tüm bunları yapıyoruz. Yatırımların ve yatırımcıların Türkiye’ye çekilmesiyle alakalı işimize devam edeceğiz” dedi.
YERLİ KÖMÜR
Yerli kömür kaynaklarıyla beraber son yıllarda 2.5 milyar dolarlık bir yapıyı öngördüklerini bildiren Yıldız, binlerce istihdamı ilgilendirdiğini belirtti ve “Biz, Türkiye’de terör belasını giderdikçe, oraların yatırımlarla dolacağını söylemiştik. Bunun ilk örneğini; Bingöl Karlıova’da görüyoruz. Orada tespit edilmiş kömür rezervinin değerlendirilmesi gerçekleşebilecek. Tüm bunları Türkiye’nin istikrarı adına yapıyoruz. Türkiye’nin hala yapılmış büyük yatırımlara rağmen, çok ciddi yatırımlara daha ihtiyacı vardır” dedi.
Türkiye’deki değişim ve büyümenin kesintiye uğramaması gerektiğini belirten Yıldız, “Sektörün bize ısrarla şunu sorması gerekiyor? Niçin siz Irak’ta, Türkmenistan’da, Azerbaycan’da yatırım yapmıyorsunuz diye sorması lazım… Türkiye’nin enerji politikaları, stratejileri var. Bundan 11 yıl önce Türkiye’de özel sektörün payı yüzde 32’lerdeydi Şimdi neredeyse kamunun payı bu seviyelerde. Türkiye’nin genel bütçesine enerji sektörü olarak koyduğumuz katkı çok büyük. Bizim özel sektörümüz de uluslararası ve yerli kuruluşlarla yaptıkları anlaşmalarla Türkiye’nin büyümesine katkı koyacaklardır” diye konuştu.
VALİ KIZILCIK: ÇEVREYLE UYUM İNSANLIK AÇISINDAN ÖNEMLİ
Trabzon Valisi Recep Kızılcık da konuşmasında Trabzon’a yapılacak yeni fuar alanlarıyla ilgili müjde verdi. Temiz enerjinin üretilmesi anlamında bölgede yapılan HES’lerin çevrenin sürdürülebilirlik çerçevesinde korunmasının dikkate alındığını belirten Kızılcık, “Enerji güvenliğinin sağlanması sayesinde dünyadaki kalkınma ve refahın arttırılmasına önemli katkılar sağlanmakta. Ama aynı zamanda bu dünyanın gelecek nesilden alınmış ve onlara bırakılacağının göz önünde bulundurularak faaliyette bulunulmasının insanlık açısından önemli olduğunu altını çiziyorum” diye konuştu.
