Enerji Günülğü - Dünyanın en güçlü pazarlama liderleri, sürdürülebilir gelecek için yaptıkları uygulamaları ve fikirlerini, İstanbul’da gerçekleştirilen Sustainable Brands-Sürdürülebilir Markalar Konferansı’nda paylaştı. Konferans, ABD’de yeni iş modellerine geçişte şirketlerin referans noktası olan Sustainable Brands‘in, Sürdürülebilirlik Akademisi ile yaptığı işbirliği ile artık her yıl İstanbul’da da gerçekleştirilecek. “Dünyayı geleceğini düşünen markalarla yeniliyoruz” sloganıyla gerçekleşen konferansta, marka stratejileri, iletişim stratejileri, tasarımda global pazar trendleri, yenilikçi araştırmalar ve inovasyon çalışmaları masaya yatırıldı.
Konferansta konuşan Unilever Pazarlamadan Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Marc Mathieu, markaların sürdürülebilirlik anlayışını DNA’larına gömmeleri gerektiğini belirterek, “Markaların sürdürülebilir büyüme için farklılaşması gerekiyor. Sürdürülebilir gelecek için sivil toplum ve sektörle birlikte çalışıyoruz” dedi. Gün geçtikçe azalan doğal kaynakların, artan nüfus karşısında yetersiz kalacağına dikkat çeken Mathieu konuşmasında, markaların artan sorumluluklarına da dikkat çekti. Mathieu, “Pazarlama stratejilerini fazla satmak üzerine kuran markaların zamanla tüketiciden uzaklaştığına tanık olduk. Ancak sürdürülebilirlik konusunda bilincin artmasıyla tüketiciler, markalardan daha fazlasını beklemeye başladı. Günümüzde markaların sürdürülebilirlik anlayışını DNA’larına gömmeleri gerekiyor. Dünyanın sürdürülebilirliği için markaların sorumluğu hükümetlerinkinden az değil” diye konuştu.
BASF Kurumsal Marka Yönetimi Başkan Yardımcısı Baerbel Arnold Mauer ise konferansta, ‘Tüketici ürünleri için kimya yaratma’ başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Arnold Mauer, “Sürdürülebilir bir gelecek için kimya yaratma misyonumuz, tüm iş süreçlerimizin ayrılmaz bir parçasıdır. Bir yandan kendi üretimimizdeki emisyonları azaltırken, diğer yandan müşterilerimizin de kendi karbon ayak izlerini azaltmalarına yardımcı oluyoruz” dedi.
Konferansın açılış konuşmasını yapan Sürdürülebilirlik Akademisi Yönetim Kurulu Üyesi Semra Sevinç, Türkiye de Akademi olarak başlattıkları sivil insiyatifin bu yıl uluslararası network’ün parçası olmasından duydukları memnuniyeti dile getirdi. Sevinç, markaların ilişkileri, kaynak kullanımları ve iletişimleriyle geleceği şekillendiren en güçlü aktörler olduğunu ve dünyanın en güçlü 20 ekonomisinden biri olan Türkiye’nin de global güçlü markalarıyla sürdürülebilir geleceği şekillendireceğini belirtti.
Sustaniable Brands platformunun kurucusu Koann Vikoren Skrzyniarz da yaptığı konuşmada 2000’li yılların başında sadece birkaç markayla çıktıkları yolda bugün hızla büyümenin mutluluğunu yaşadıklarını vurguladı. Skrzyniarz, “Sürdürülebilirliğin ileriye gitmek isteyen markalar için bir fırsat olduğunu gösterdik” dedi.
WE FIRST’ÜN YAZARINDAN SÜRDÜRÜLEBİLİR GELECEK NOTLARI
Konferansta, 800 CEO’nun dünyanın en iyi 10 pazarlama kitabından biri seçtiği We First’ün yazarı Simon Mainwaring, ‘Markalar ve tüketiciler nasıl sürdürülebilir gelecek yaratır?’ başlıklı konuşmasında markaların ve tüketicilerin sürdürülebilir bir gelecek yaratmadaki önemli rolünden bahsetti. Dünyanın en etkili 100 düşünce liderinden biri olarak kabul edilen ‘Sosyal marka’ danışmanı ve ödüllü yazar Mainwaring, pazarlama dünyasının liderlerine sürdürülebilirliği nasıl markalarına entegre edebileceklerinin ipuçlarını verdi.
