Bilmem farkında mısınız, Türkiye`de halen 500 binden fazla elektrik abonesi, tükettiği elektriği istediği satıcıdan alabiliyor. Bu sayı giderek de artıyor.

Yani elektriği kim daha ucuza veriyorsa, gidip onunla sözleşme imzalıyor ve artık ondan gelen faturaları ödüyor.

Peki neden herkes bunu yapmıyor?

Aslında yapamıyor demek daha doğru. Bunu yapabilmek için önce serbest tüketici olmak lazım. Serbest tüketici olabilmek için ise yıllık belirli bir miktarın üzerinde elektrik tüketmek şart.

Serbest tüketici limiti denilen bu miktar, geçtiğimiz haftaya kadar 5000 kilovatsaat (kWh) idi. Parasal karşılığı ise dağıtım şirketlerinin uyguladığı mevcut elektrik fiyat tarifelerine göre aylık yaklaşık 150 TL olarak hesaplanıyordu.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) geçtiğimiz hafta bu limiti 4500 kWh seviyesine indirdi. Yani aylık 135 TL ve üzerinde elektrik faturası ödüyorsanız, siz de artık serbest tüketici statüsüne hak kazanmışsınız demektir.

Bu statü size, elektriği daha ucuza satanlardan alabilme şansı tanıyor. İyi de, elektrik semt pazarında satılmıyor ki, nereden alacağım diye sorabilirsiniz. Merak etmeyin çok zor değil bu...

Aslında örneğin aylık 300-400 lira elektrik faturası ödüyorsanız, bir elektrik satıcısı her an kapınızı çalabilir. Hatta kapınız çoktan çalınmış bile olabilir. Onlar size ne yapılması gerektiğini tek tek anlatmıştır ya da anlatacaktır.

Biz daha iyi anlaşılsın diye şöyle bir örnek verelim. Nasıl ki cep telefonu aboneleri numaralarını bir operatörden diğerine taşıyarak şebeke değiştirebiliyorsa, elektrik aboneliği de başka bir tedarikçiye taşınabiliyor. Biri kablosuz şebeke, diğeri kablolu, o kadar...

Aslında elektrik piyasası mevzuatı gereğince serbest tüketici limiti 2015 sonunda tümüyle sıfırlanacak ve ülkedeki herkes, elektriği istediği satıcıdan alabilecek.

Peki o tarihe kadar beklemek şart mı?

Önce bir not: Elektrik piyasasında çoğunluk, serbest tüketici limitini 5000 kWh`tan 2500 kWh`a, en azından 3000 kWh’a düşürmesini bekliyordu.

EPDK ne düşündü de öyle yaptı bilemiyorum ama sadece 500 kWh`lık indirimle yetindi. Bana göre bu çok düşük bir indirim.

Nedenine gelince... Şimdi yıllık 5000 kWh ile 4500 kWh arasında çok küçük bir fark var. EPDK`nın son indirim kararı, aynı apartmanda oturanlardan bazılarını serbest tüketici haline getirirken, bazılarını "bağlı" tüketici olarak bıraktı.

Şayet limit 2500 ya da 3000 kWh`a düşürülmüş olsaydı en azından aynı binada oturanlardan kimi bağlı, kimi serbest olmayabilirdi.

Aslında bana sorarsanız serbest tüketici limitinde indirime değil, bunu tümüyle sıfırlamaya ihtiyaç var.

Hem de hemen...

Ankara`dan nasıl görünüyor bilmiyorum ama bizim gördüğümüz kadarıyla anlayış düzeyinde hem sektör hem de vatandaş buna hazır.

Bunun dışında varsa bir sakıncası, ki teknik altyapının buna hazır olmadığı söylenebilir, o zaman sorumlusu kimse bedelini ödesin.

Ayrıca, limit sıfırlamak, ilgili kesimleri ellerini çabuk tutmaya zorlayacaktır zaten.
Ya da madem EPDK sıfırlamayacak veya ciddi bir indirim yapmayacaktı, 5000 kWh limitiyle hiç oynamasaydı keşke.