Enerji Günlüğü - Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Enerji Komisyonu Başkanı Necdet Pamir, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nın Irak'ta 1994 yılından bu yana büyük güçlüklerle elde ettiği kazanımları kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Necdet Pamir, Irak'ta merkezi Bağdat hükûmetiyle Kuzey'deki Bölgesel Kürt Özerk Yönetimi arasındaki anlaşmazlığı değerlendirirken, "Bu gerilim öyle bir noktaya geldi ki bundan sonra daha da tırmanması beklenir" dedi. Pamir'e göre, aslında kavganın nedeni sadece Kürt Özerk Bölesi'ndeki petrol ve doğalgaz gelirlerinin paylaşımıyla ilgili anlaşmazlıkla sınırlı değil:
"Orada doğalgaz ve petrol ihracat gelirinin yüzde 17'sinin Kuzey'e verilmesi üzerine kurulu bir düzen var. Bu daha önceden başlayan, petrol karşılığı gıda programının devamı gibi bir nitelik taşıyor. Fakat Kuzey'deki yönetim Merkez'in (Bağdat) kendilerine parayı aktarmadığını söylüyor. Bunda kısmen haklılık payı olabilir ama para aktarıldığı zaman da, Kuzey'deki şirketlere bakarsanız, onlar da alınan bu parayı Kuzey'dekilerin kendilerine aktarmadığını söylüyorlar."

ERBİL'İN BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİ...
Bağdat-Erbil çatışmasının aslında sadece petrol paylaşımıyla ilgili ve sınırlı bir nitelik taşımadığını belirten Necdet Pamir "Kuzey'dek Bölgesel Yönetim, tamamen bir bağımsızlık mücadelesi veriyor... Ve merkezi otoriteyi tanımama yönünde bir sürü karar alıyor. Buna tabii bir taraftan perde arkasındaki birtakım büyük devletler de kendi çıkarları doğrultusunda zaman zaman destek veriyorlar" diye konuştu.

BAĞDAT'A SAYGI GÖSTERME ZORUNLULUĞU...
Irak Anayasası'na göre asıl hükümran gücün, Merkezi otorite, yani Bağdat yönetimi olduğunu vurgulayan Necdet Pamir, "Irak'ın merkezi otoritesiyle istediğiniz kadar anlaşın ya da anlaşmayın uluslararası hukuk açısından saygılı olmak zorunluluğu var" dedi. Son dönemde Türkiye'deki hükümetin tutum ve yaklaşımlarının Bağdat'ı gerdiğini anlatan Pamir şöyle konuştu:
"Özellikle Merkezi hükümetin onayı olmaksızın sadece Kuzey'deki bölgeyle petrol ve gaz anlaşmaları ve boru hatlarıyla bunun Türkiye üzerinden taşınması yolundaki adımlar, doğal olarak merkezi hükümeti çok gergin bir hale getirdi. Kuzey'deki bölgesel yönetimle de artık askeri anlamda da çatışma noktasına geldi. Onun için bunun daha da tırmanması beklenir."

TPAO, 5 PETROL SAHASINI KAYBEDEBİLİR...
Gelinen noktada devlet düzeyinde Irak'ın Türkiye'ye karşı bir hasmane tutum sergilemeye devam ettiğini anlatan Pamir "TPAO'nun ta 1994 yılından beri çabalayıp sınırlı da olsa elde ettiği beş farklı bölgede ihale var. Özellikle Doğu ve Güneydoğu'suna doğru, Irak'ın İran sınırına yakın, ikisi Basra civarında olmak üzere... Bütün bunları kaybetme riskiyle karşı karşıya Türkiye... Dolayısıyla çok tatsız ve maalesef kaygı verici bir durumdayız" diye konuştu.

TÜRKİYE NE YAPMALI?
Necdet Pamir'in, Bağdat-Erbil hattındaki gerilimle ilgili Türkiye'nin nasıl bir politika izlemesi gerektiğine ilişkin değerlendirmeleri ise şöyle:
"Türkiye'nin takınması gereken tavır çok nettir. İlişkilerinizde sadece kısa erimli birtakım çıkarlara değil, bu ülkenin, yani Türkiye'nin; belli şirketlerin değil, bütün ülkemizin orta ve uzun vadeli çıkarlarına bakmalısınız ve uluslararası hukuka saygılı olmalısınız. Bu çerçevede, merkezi hükümetin kabul etmediği, onaylamadığı, eleştirdiği birtakım davranışların içine girmememiz lazım. Ve istikrara oynamamız lazım. Onun için Türkiye'nin mevcut politikalarını acilen terketmesi ve Merkezi hükümetle sulh yoluna gitmesi, onları antagonize edecek, gerecek adımlardan kesinlikle kaçınması lazım..."