Enerji Günlüğü - Win Solar Kurucu Ortağı ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Burak Çağrı Günay, yaklaşık iki yıl önce faaliyete geçen şirketin faaliyetlerine ve hedeflerine değerlendirmelerini Enerji Günlüğü ile paylaştı. Burak Günay sorularımızı cevapladı.
Win Solar ne zaman faaliyete geçti ve neler yapıyor?
Nispeten genç bir şirketiz. Win Solar bu sene ikinci yılını dolduracak. Fakat enerjide geçmişimiz biraz daha eskiye dayanıyor. Yenilenebilir enerji tarafında ayrıca yatırımlarımız oldu ama Win Solar çok yeni hayata geçmiş fakat doğru adımlarla doğru mühendislik çözümleriyle anahtar teslim güneş santralleri kurulumu yapan bir şirket. Bu bir buçuk sene itibariyle yaklaşık 30 megavatı geçen bir kurulu güce ulaştık.
Kaç projeden oluşuyor bu portföy?
Yaklaşık on beş tesisten söz ediyoruz. İçlerinde çok küçük ölçekli projeler de var. Yine öz tüketime dayalı, nispeten daha büyük, hem çatı hem arazi projeleri de bulunuyor. Müşteri portföyümüz genelde daha kurumsal ve global firmalardan oluşuyor.
Hangi şirketler mesela?
Çok yakın zamanda Unilever’in hem arazi hem çatı kurulumlarını gerçekleştirdik. Türkiye'deki Konya’daki fabrikası kurulumu yaptığımız, aynı zamanda ünlü Unilever’in dünyadaki en büyük üçüncü fabrikası. Bu anlamda hem bizler için hem Türkiye için ayrı bir değer taşıyor. Bunun dışında yine çok yakın zamanda BMC’nin 11 farklı çatıda 8 megavat kurulu gücündeki santrallerini tamamladık. Büyüklü küçüklü, arazi ve çatı kurulumlarımız devam ediyor.
Sizce Türkiye’de solar işi nasıl gelişecek?
Yenilenebilir enerji sektörü büyüyerek devam edecek. Bunun içerisinde de solar hem kurulum kolaylığı hem de yatırım maliyeti açısından yatırımcıların daha hızlı hareket etmesini daha hızlı karar vermesini sağlıyor. Dolayısıyla yenilenebilir enerji zaten büyümeye devam edecek ama güneş de yenilenebilir enerjinin içerisinde parlayan yıldız olarak büyümesini sürdürecek.
Win Solar’ın bu süreçte ne tür hedefleri var?
Önümüzdeki dönemde yenilenebilir enerji depolama ile büyüyebilecek. Artık depolamasız bir yenilenebilir enerji yatırımı hayal etmeyeceğiz, konuşulmayacak. Geçmişte bir Çin devlet şirketinin, Energy China Türkiye ofisinde yaklaşık beş yıl proje müdürü olarak çalıştığım dönemde kurduğum çok önemli ilişkilerim oldu. O ilişkileri bugün de devam ettiriyoruz. Depolama teknolojilerini Türkiye’ye getirme konusunda da önemli çalışmalar yapıyoruz. Çin merkezli görüştüğümüz önemli firmalar var. Türkiye’de üretim söz konusu olabilir ya da ürünün Türkiye'de yatırımcılara sunulması söz konusu olabilir. Bu tarafta da çalışmalarımız devam ediyor.
Tek bir firma ile mi görüştünüz?
Aslında birden fazla firma ile görüşüyoruz. Tahmin edeceğiniz gibi Çin’de çok benzer teknolojileri üreten çok fazla firma var. Hem Türk yatırımcısını, Türkiye pazarını bizim iş yapma düsturumuza uygun firmaları aslında şu an seçmeye çalışıyoruz. Herhalde bu sene sonu gelmeden bunu da gerçekleştireceğiz gibi gözüküyor.
Bugüne kadar kurduğunuz santrallerin depolama ayağı var mıydı?
Hayata geçirdiğimiz projelerde yatırımcılarımızdan böyle bir talep gelmedi. Fakat bugün yatırımcılara 15 bin megavatın üzerinde depolama ön lisansı tahsis edilmiş durumda. İzin süreçleri devam eden bu projeler önümüzdeki dönemde hayata geçmeye başlayacak. Bu sene itibariyle yatırıma geçeceği söylenen, duyduğumuz projeler var. Dolayısıyla depolamayı artık yeni bir çözüm, daha doğrusu güneşin çözüm ortağı olarak sunmak zorundayız. Bunun için de çalışmalarımız devam ettiriyoruz.
Depolama işi lisanssızlar için de geçerli bir durum mu?
Gayet tabii lisanssız santral yatırımcıları da bunu talep edebilir. Türkiye aslında güneşle daha yeni yeni tanıştı ve bu alandaki yatırımlar daha yeni yeni tabana yayılmaya başlamıştı. Depolama da giderek daha geniş bir tabana yayılacak.
Mehmet KARA - Enerji Günlüğü