Hani bir şarkı var ya, reklam cıngılı olarak da kullanıldı bir zamanlar... 

Ne yaparsan yap, aşk ile yap! 

Biz de ondan esinlenerek attık yazının başlığını...

Peki neden? 

Geçtiğimiz hafta sonu 13 Mart 2016 tarihinde 2 milyondan fazla genç, üniversiteye giriş maratonunun ik raundu olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı'nda ter döktü. 

Şimdi ailelerini de sayarsak milyonlarca kişi 25 Mart'ta açıklanacak sonuçları bekliyor. 

Çoğunun kafası karışık. Kimi hangi alana yöneleceği konusunda iki yıl önce aldığı kararın doğruluğundan şüpheli. Pek çoğu "ya yapamazsam" kaygısında. 

Ama tüm bunlar bu yaşlardaki insanlar için çok normal. 

Biz ise konunun anormal kısmına girelim. Umarız, gençlerin ve ailelerinin ileriye bakarken daha öngörülebilir bir gelecek tasavvur etmelerine katkımız olur. 

Öncelikle gençlere "hangi okul" değil, "ileride ne yapmak istiyorum" sorusuyla işe başlamalarını öneriyoruz. 

Gerisi kendiliğinden gelir diyeceğim ama hayır öyle de değil. 

Çünkü bugünkü Türkiye ve dünya şartlarında gençlerin yapmak istedikleriyle yapabilecekleri arasında uçurum var. 

Gençlerin ya sevdiği şeyleri yapabileceği alanlar sınırlı ya da aileleri onlardan bambaşka şeyler yapmalarını istiyor. 

Ben ne gençlere ne de ailelerine şu okulu ya da şu bölümü tercih edin demiyorum. 

Ama hangi bölümü tercih ederseniz edin, gelecekte iş imkanlarının daha fazla olacağı sektörleri hayal etmeye çalışın diyorum. 

Tamam, bunda da mı sorun var. 

O halde şöyle diyorum... 

Ne okursanız okuyun, enerji sektörünü ıskalamayın. 

Yani gidip elektrik, petrol, maden ya da enerji mühendisliği okuyun demiyoruz. 

Tamam isteyenler onları da okuyabilir. 

Ama hangi alanda eğitim alırsanız alın, ileride iş hayatınınızın bir noktasında enerji meselesiyle karşılaşacaksınız. 

Çünkü Türkiye'de ve dünyada enerji sektörü bugün olduğu gibi gelecekte de önemli olmaya devam edecek. Hele Türkiye'de enerji sektörü sadece büyümekle kalmıyor, dönüşüyor. 

Ekonomi mi okuyacaksınız, enerji ekonomisine dikkat edin. Size oradan çok iş çıkacaktır. 

Finansal piyasalarla mı ilgileniyorsunuz, enerji borsası kavramını aklınızın bir köşesine yazın. 

Bankacı mı olacaksınız, enerji yatırımcıları en önemli kredi müşterileriniz arasında yer alabilir. 

Hukukçu mu olacaksınız, enerji hukuku tam size göre bir alandır kim bilir? 

Gazeteci mi olacaksınız, enerji haberciliği giderek önem kazanıyor, uzmanlaşmak da çok önemli. 

Matematikçi ya da istatistikçi mi olacaksınız, veri analitiğinin en çok kullanılacağı alanlardan biri de enerjidir. Lojistik işine mi meraklısınız, bu sektörün en spesifik alanlarından biri enerjide. 50-60 metrelik rüzgar türbinlerinin nasıl taşındığını gördünüz mü? Belki de sizden yaratıcı çözümler bekleyen müşterileriniz olacaktır... 

Çevre sorunlarına karşı çok mu duyarlısınız? O halde çevreyi kirletmeden, iklim değişikliğine yol açmadan nasıl enerji üretileceği üzerine kafa yormak keyif verebilir... Gördüğünüz gibi, sevgili gençler ve genç kalanlar, enerji geleceğin sektörlerinden biri. Ne yaparsanız yapın enerjiyle yapın! 

Ne okursanız okuyun, enerjiyi asla aklınızdan çıkarmayın... 

Başarılar...