1. YAZARLAR

  2. Osman TÜRKMEN

  3. Çöpe attığımız plastik atıklara ne oluyor?
Osman TÜRKMEN

Osman TÜRKMEN

Yazarın Tüm Yazıları >

Çöpe attığımız plastik atıklara ne oluyor?

Çöpe attığımız plastik atıklara ne oluyor?

Değerli okuyucular, bu yazımızda, evrende ciddi bir sorun olan plastik atıkların, çöp kutusuna atıldıkları andan itibaren izlediği seyri ve ülkemizde son günlerde gündeme gelen İngiltere’den ithal edilen plastik atıkların akıbetini araştırmaya çalışacağız.

Normal koşullarda, belediyeler veya ihale edilen şirketlerin topladığı evsel atıklar ve bunların içerisinde bulunan, çoğu tek kullanımlık plastik atıklar geri dönüşüm tesislerine getirilmektedir.

GERİŞ DÖNÜŞÜM

Değerli okuyucu, günümüzde geri dönüşüm tesislerinde genel olarak iki tür ayrıştırma yapılmaktadır:

1 - Organik ayrıştırma

2 - Ambalaj ayrıştırma

Ambalaj ayrıştırmada aşağıdaki ürünler, hammadde olarak ve tesisin özelliğine göre ayrıştırılır.

plastik-cop-nereye-osman-turkmen.png

Kaynak : www.sifiratik.gov.tr/plastik-atik

Yukarıda sıralananlar dışında, pek doğal olarak kâğıt, karton, cam, metal ve ahşap atıklar da ayrıştırılır. Sorumlu olduğum tesiste, toplam 18 bacada ayrıştırma yaptırıyor ve pazar poşetleri dahil, plastik köpüğü dahi ayrıştırıyordum. Ama, bir vahşi çöplüğün de yöneticisi olduğumuz için sürekli gözlüyordum, karton süt şişeleri kimsenin işine yaramaz ve en az pazar poşetleri kadar çöplüklerin baş belasıdır.

Ayrıştırmanın ana felsefesi, eğer sosyal amaçlı değilse, para kazanmaktır. Bu kapsamda, en çok para kazandıracak ürün, en çok istenen üründür.

Yukarıdaki tabloya baktığımız zaman, aslında en değerli ürünler de sıralanmıştır. Dolayısıyla, herkes PET ve HDPE peşindedir. Dolayısıyla sokakta çöplerden atık toplayanların da en gözde malzemeleri bunlardır.

Bu aşamadan sonra, ayrıştırılan malzemeler bir arada balya yapılıp, alıcılara satılır. Sorun, yukarıdaki listede ilk ikisinin dışında kalan plastik atıklardır. PVC dahil, elinizde kalan bu plastik atıklar para etmez. Peki ne olur?

İNGİLTERE’DEN İTHAL EDİLEN PLASTİK ATIKLAR

Son dönemde çok dile getirildiği için, aslında oldukça düzenli olan İngiltere atık sektöründen bir haberi alıntılayarak bu sorunu irdeleyelim.

Southhampton Üniversitesinden Doç. Dr. Regina FREI ve Portsmouth Üniversitesi’nden Prof. Dr. Diego Vasquez-BRUST’un Ağustos 2020’de yayınladıkları bir makalede şunlar belirtiliyor:

- İngiltere'de plastik geri dönüşümünün gizli bir şekilde ele alınması, bir sonraki büyük skandal için potansiyel taşıyor. Hükümetin yasal rehberinin kimin sorumlu olduğunu netleştirmesi beklenirken, İngiltere’de geri dönüştürüldüğüne inanılan plastiklere ne olacağının gerçekte oldukça belirsiz olduğu gözüküyor.

- İngiltere’deki her belediye, evsel atıkların bertarafı ve geri dönüşümü için farklı şirketlerle sözleşme yapıyor, bu nedenle farklı bölgelerde ikamet edenler için kurallar değişiklik gösterir. Ancak, geri dönüşüm kutunuzu doldurmadan önce muhtemelen geri dönüştürülebilir malzemeleri ayırıyorsanız bu atıkların geri dönüştürülmesini bekliyorsunuz.

- Bu arada, üreticiler ve perakendeciler, ürünlerini yeniden tasarlayarak ve daha fazla geri dönüştürülmüş malzeme kullanarak ve farklı malzemelerin ayrılmasını kolaylaştırarak tek kullanımlık plastikleri azaltma sözü verdiler. İngiltere’deki şirketler için, atıldıklarında birden çok geri dönüştürülebilir atığı ayırmak için yasal bir zorunluluk yoktur, ancak çoğu yine de bunu yapmaktadır.

- Mümkün olduğunca çok plastiği geri dönüştürmek için tüm çabalarımızın başarısı, sistemin çalışmasına bağlıdır. Peki her şey nerede ters gidiyor?

GERİ DÖNÜŞÜM ORANLARI

- İşletmelerden ve yerel hükümet organlarından gelen sayısız raporun yanı sıra, bir ihbarcı da dahil olmak üzere atık yönetimi şirketlerinde insanlarla düzinelerce röportaj ve haber hikayeleri inceledik.

- Keşfettiğimiz şey, geri dönüşümle ilgili bazı tutarsızlıkları ortaya çıkardı.

- Mart 2020 tarihli bir hükümet belgesi, her yıl kullanılan 5 milyon ton plastiğin %91'inin "bertarafa gönderildiğini" belirtti. Bu aslında geri dönüştürüldüğü anlamına gelmez, sadece bir atık yönetim şirketine gittiği anlamına gelir. Buna rağmen, WWF for Nature, tek kullanımlık plastiklerin geri dönüşüm oranının 2018'de %29 olduğunu tahmin ediyor.

- Yerel Yönetimler Derneği tarafından hazırlanan bir 2018 raporu, evlerden toplanan plastiklerin yalnızca 1/3’nün kirlilik, düşük kaliteli ve karışık malzemeler ve teknik zorluklar nedeniyle geri dönüştürülebildiğini ortaya koydu.

- Devlet dairelerini denetlemekten sorumlu bağımsız bir kuruluş olan Ulusal Denetim Ofisi, 2018'de 2002 ile 2017 arasında yurtdışında geri dönüştürülmek üzere ambalaj malzemesi ihracatında 6 kat artış olduğunu iddia etti. İhracat, 2017'de geri dönüştürüldüğü bildirilen tüm ambalajların yarısını oluşturuyordu. hepsine ne oldu?

SORUNU DIŞA AKTARMA

- Sektör uzmanlarına göre, kendilerini geri dönüşüm şirketi olarak adlandıran birçok işletme aslında yalnızca atıkları ayırıyor ve daha sonra genellikle aracılar aracılığıyla bilinmeyen yerlere satıyor. Çok azının kendi geri dönüşüm tesisleri var ve pek çoğu, bunun ticari açıdan hassas bir bilgi olduğunu iddia ederek plastiklerin nereye gittiğini söylemeyi reddediyor.

- Plastik atığın ticaretinin yapıldığı fiyatlar kime sorduğunuza (konseyler, atık yönetimi ve geri dönüşüm şirketleri veya geri dönüştürülmüş malzeme kullanan işletmeler), tutarsız ve değişik rakamlar alırsınız. İngiliz hayır kurumu WRAP tarafından hazırlanan bir raporda, karma sert plastiklerin 2016 ile 2019 arasında negatif fiyatlar (üstüne para verme-YN) ile 55.-£/ton arasında ve karışık polimerler için yaklaşık 50 ila 120.-£/ton arasında dalgalandığını belirtti. Görüştüğümüz bir şirket, karışık plastik başına 350.-£/ton aldığını iddia etti.

corum-vahsi-depolama.jpg

Çorum/Türkiye’de bir vahşi deponi alanı...

- Çin, Ocak 2018'de atık ithalatını durdurduğu için İngiltere, Türkiye, Mısır ve Malezya da dahil olmak üzere diğer ülkelere büyük miktarlarda plastik ihraç ediyor. Bu ülkeler, başka yerlerdeki plastikleri bir yana bırakın, kendi plastiklerini geri dönüştürebilecek tesislerden yoksundur. Türkiye'nin geri dönüştürmeyi vaat ettiği plastiğin çoğunun gerçekten yakılması veya atılması şaşırtıcı değil. 2019 yılında Türkiye’nin geri dönüşüm kapasitesinin 850.000 ton olduğu iddia edilirken, AB ülkelerinden yaklaşık 600.000 ton ithal edildi. Bunu, İngiltere'nin tek başına ihraç ettiği ve hiçbir şeyin toplanmadığı 650 milyon tonla karşılaştırın.

- Sadece "plastik atık" dan bahsetmek bile, içerilen malzemelerin ne kadar çeşitli olduğunu ve kaçınılmaz geri dönüşüm sürecinin ne kadar karmaşık olduğunu anlamıyor. TetraPaks'ı alın - muhtemelen süt veya portakal suyu satın alacağınız içecek kartonları. Konseylerin %68'i bunları kaldırım kenarından toplar, ancak dünya çapında bunları geri dönüştürmek için donanımlı çok az tesis vardır. İngiltere’de 2013 yılında inşa edilen ve yılda 25.000 ton işleyebilen tek bir tane var. Ancak İngiltere, bu kartonlardan yılda yaklaşık 60.000 ton üretiyor. Yine de bize gönderdikleri bir e-postaya göre tesis kapasitesinin altında çalışıyor. Bu nedenle, çoğu içecek kartonu ya ihraç edilmeli ya da sadece kartonları geri dönüştürülmelidir, çünkü bunlar aynı zamanda ayrılması zor olan düşük yoğunluklu polietilen (yaklaşık% 21) ve alüminyum folyo (% 4) içerir.

- Ve COVID-19, İngiltere’nin geri dönüşüm sorununu çok daha kötü hale getirdi. Tek kullanımlık maskeler ve diğer KKD'ler dahil olmak üzere tek kullanımlık plastiklerin kullanımı, salgın sırasında büyük bir artışa neden olmuştur. Tüm ek ambalajlarla birlikte çevrimiçi alışveriş de artarken, gelişmekte olan ülkelerde ve başka yerlerde geri dönüşüm durdu. Tüm bu faktörler İngiltere'nin ihraç ettiği plastik atık miktarını artırdı ve atılma olasılığını artırdı.

İNGİLTERE NE YAPMALI?

- Geri dönüştürüleceğine dair net bir kanıt olmadan plastik atıkların ihracatı yasaklanmalıdır. Kamuoyunu bu büyüyen soruna karşı uyarmak istiyoruz, böylece hükümetin uygulanabilir düzenlemelerle yasal bir çerçeve oluşturmaya zorlanması ve Britanya'da İngiliz plastiklerinin sorumlu bir şekilde geri dönüştürülmesini sağlamak.

- Plastik geri dönüşümü birçok şekil ve biçimde gelir. Birçok farklı türü geri dönüştürmek için mekanik ve kimyasal işlemler vardır. Çoğu işlem, plastiklerin temiz ve türe göre ayrılmasını gerektirir, ancak aynı zamanda, baskılı filmler dahil olmak üzere karışık ve kontamine plastikleri işleyebilen piroliz gibi işlemler de vardır.

- Tüm plastiklerimizle başa çıkmak için İngiltere'nin, ülkenin her yerinde tüm bunlarla başa çıkabilecek entegre bir plastik geri dönüşüm tesisi kurması gerekiyor.

- Son çare olarak, geri dönüştürülemeyen artık atık, enerji üretmek için bir yakma fırınında yakılmalıdır. Bunlar kıta Avrupa’sında yaygındır, ancak İngiltere çöp yakma tesislerini tercih ediyor gibi görünüyor ve çöp yakma fırını projeleri düzenli olarak reddediliyor.

- Mükemmel olmasa da, artıkların yakılarak bertarafı, plastiklerin gezegenin diğer tarafına yalnızca boşaltılıp yasadışı olarak yakılmak üzere sevk edildiği mevcut duruma göre büyük bir gelişme olacaktır.

Sayın araştırmacıların yazısını neredeyse tümüyle alıntıladım çünkü, aynı zamanda Türkiye’deki sorunları da aynen kapsayacak sonuçlara ulaşmışlar.

ÇORUM ÇÖPLÜĞÜ ÖRNEĞİ

Ama beni asıl şoka sokan fotoğraf oldu. Türkiye’ye satılan ve işe yaramadığı için ya vahşi depolama alanlarında yakılan veya vahşi depolamaya dökülen ve ekonomik değeri olmayan plastiklerin ebedi mekanı olarak, canım memleketim, arzın merkezi Çorum gösteriliyordu.

Oysa, son yıllarda aslında çağ dışı olmasına rağmen ülkemizde daha yeni yapılan düzenli çöp gömme alanlarından biri de Çorum’da yapılmıştı. Ama, yazarların vurgulamak istediği Çorum’da vahşi veya düzenli çöp alanı konusu değil, İngiltere’den gönderilen bu plastik atıkların Çorum/Türkiye’de gömülmesiydi veya yakılmasıydı.

Peki iyi de, bu nasıl oluyor?

  1. basit...

- Karışık atıklar (yani yukarıdaki çizelgede belirtilen gıda dışı plastik şişeler ile damacanalar arasındaki PVC, LDPE, PP, PS ve diğer) ortalama 350.-£/ton (ortalama 3,450.-TL/ton) fiyattan İngiltere’deki bir bertaraf sertifikalı geri dönüşüm tesisine veriliyor (dikkat plastikleri veren alıcıya para ödüyor),

- Bu İngiliz şirket, muhtemelen yarı fiyat ödeyerek, bunu Türkiye’de bertaraf sertifikalı bir Türk şirkete veriyor (ödenen fiyat 175.-£/ton, yani 1,725.-TL/ton),

- Türk şirket, bu atığı gümrükte PET ve HDPE olarak deklere ediyor, analizini sunuyor, bunu gümrükteki ve devletteki memurlarımız –beyana dayalı olduğu için herhalde-, böyle kabul ediyor,

- İçinde evsel atık, tehlikeli atık, tıbbi atık vb. hiç önemli değil Türk şirket için, ne kadar ağır çekerse, o kadar iyi,

- Oysa, PET ve HDPE zaten İngiltere’de alınıp, geri dönüştürülüyor,

- Geriye kalan ve işe yaramayan plastik artıklar, tesise yıkılıyor,

- Türkiye’deki tesiste, yine işe yarayanlar alınıyor,

- Pekalaaaaaa, geriye kalan ne oluyor? Bildiniz, Çorum’a çöplüğe gidiyor, hatta suç delilleri ortadan kalksın diye, yakılıyor...

- Eğer İngiliz araştırmacıların dediği gibi, 2019’da 600,000.-ton gelmişse, tamı tamına 105,000,000.-£. Yani yaklaşık 1 milyar TL... Bu da İngiliz Şirketin, aldığı paranın yarısını Türk şirkete verdiği varsayımıyla...

- Demek ki bunlar da 1 milyar TL’ye yaşam hakkımızı satıyorlar...

- Alan memnun, satan memnun, arada nemalananlar memnun...

Değerli okuyucular, peki hiç mi umut yok?

Her şeye rağmen, yine de kesin çözüm yöntemleri var, sadece biraz zeka ve akıl gerekiyor

- Öncelikle, dünyanın her yerinde ekonomik değeri olan PET ve HDPE dışındaki plastik atıkların ithalatına engel olunması gerekiyor.

- Bu çok kolay bir şey, ben fabrikamdaki eğitimsiz ayrıştırmacıya yaklaşık 1 haftada bu yukarıdaki 7 çeşit plastik atığı birbirinden ayırmasını öğretiyordum. Bunu gümrük dahil, bütün devlet adına işlem yapanlara öğretmek zorunludur.

- Yine de kaçak yapanlara da en ağır cezaları uygulamak gerekir.

- Yukarıda İngiliz araştırmacıların da işaret ettiği gibi, eğer 600,000 ton/yıl işe yaramayan atık gelmişse ve bu en azından son 5 yıldır böyleyse (piyasada böyle yorumlanıyor), öyleyse yaklaşık 3 milyon ton işe yaramayan plastik atık dışarıdan gelmiş demektir.

- Üzerine bizim de çöpümüzden gelen ve evsel atıklar içerisinde yaklaşık yüzde 15 civarında olan (Kaynak : İSTAÇ) plastik ve naylon atıklarımızı eklersek;

* İstanbul için 850,000.-ton/yıl

* Türkiye için 5,250,000.-ton/yıl daha işe yaramaz plastik atık gelecektir.

- İngiliz araştırmacılar, bertaraf yöntemi olarak “piroliz (yani gazlaştırma)” teklif ediyorlar, 35 yıldır uğraştığım bir teknoloji ve Çerkezköy OSB’de de bir fabrika tasarlayıp kurduk ve çalıştırdık, katılıyorum.

- Yani, toplamda ortalama 6 milyon ton işe yaramaz plastik atığımızdan;

- Yılda yaklaşık 8.7 milyar kWh elektrik üretebiliriz (şu andaki değeri, piyasa fiyatından yaklaşık 500 milyon $),

- Geriye kalan artıklardan 60,000.-ton/yıl gübre hammaddesi elde edebiliriz (piyasa değeri 6 milyon $),

- Toplam yatırım değeri yaklaşık 1 milyar $, yani 2 yılda kendini amorti eder,

- Tek bir tesis olmayacağı için, Türkiye’nin plastik kirlilik haritasına göre, en az 50 adet tesis kurulabilir ve bu en yoğun kirlilik bölgesinden en düşük kirlilik bölgesine doğru aşama aşama yapılabilir,

- Geriye de hiç bir şey kalmaz, yani SIFIR ATIK...

İyi haber : İngiltere’den plastik atık ithalatı durduruldu haberi aldık...

Zararlı atıksız günler hepimize...

İlave okuma için

2040 yılında dünyadaki plastik atık miktarı 1 milyar 300 milyon tona ulaşacak!!!

Antalya’da denizden çıkarılanlar!

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-53531186

Önceki ve Sonraki Yazılar