Enerji Günlüğü - Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz, Enerji Bölgesel Düzenleyicileri Birliği ERRA’nın Ankara’da düzenlenen çalıştayında yaptığı konuşmada enerji-barış ilişkisine değindi.

Mustafa Yılmaz, İsrail’in iki yılı aşkın bir süredir uyguladığı Filistin’in Gazze kesimine yönelik saldırı ve ablukasının ardından sağlanan ateşkesin, enerji güvenliği ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri bakımından da önemli bir dönüm noktası ve umut kaynağı olduğunu söyledi.

BARIŞ ORTAMINDA ENERJİ

Barışın ve istikrarın tesis edildiği bir coğrafyada, enerji kaynaklarının çatışma değil, iş birliği aracına dönüşeceğini belirten Yılmaz, “Tarih boyunca bir damla petrolü bir damla kandan daha değerli gören zihniyet ne yazık ki insanlığa büyük acılar yaşatmıştır… Bizler için ise asıl olan daima insandır. Çünkü insan varsa petrolün, elektriğin, enerjinin bir anlamı vardır” dedi. 

TEKNOLOJİK ŞEBEKEYİ GELİŞTİRMEK

Yenilenebilir enerji kaynaklarının, ithal kaynaklara bağımlılığı azaltarak ekonomik büyümeyi desteklerken, jeopolitik risklerin azaltılması ve çevresel koruma açısından giderek daha kritik bir rol oynadığına işaret eden Yılmaz "Türkiye, bu alanda bölgesinde örnek bir ülke olarak öne çıkmaktadır. İzlediğimiz sürdürülebilir enerji politikası ve stratejilerin yanı sıra geliştirdiğimiz düzenleyici çerçeve ile; her geçen gün yenilenebilir enerji kapasitemizi artırırken teknolojik şebeke altyapımızı da geliştirmekteyiz” değerlendirmesinde bulundu. 

PİYASA AKTÖRLERİNE GÜVEN VERMEK

Başkan Mustafa Yılmaz, EPDK’nin, piyasa aktörlerine güven verecek ve vatandaşların enerji sistemine daha etkin katılımını mümkün kılacak bir yaklaşımla hareket ettiğini vurguladı. ERRA gibi kurumlar arası platformlarda da bölgesel enerji politikalarının şekillenmesine katkı sunmaya devam ettiklerini kaydeden Yılmaz, “Bu doğrultuda, bugün ev sahipliği yaptığımız kolektif öz-tüketim ve enerji toplulukları konusunda uluslararası deneyimlerin ve iyi uygulama örneklerinin tartışılacağı çalıştay hepimiz için değerli bir fırsat teşkil ediyor” diye konuştu.

YENİLENEBİLİR ENERJİDE BÜYÜMEK

Türkiye’nin 2005 yılında yaklaşık 13 GW seviyesinde bulunan yenilenebilir kurulu gücünü, 2025 yılı itibarıyla yaklaşık 73 GW’a yükseltiğini kaydeden EPDK Başkanı, bu miktarın toplam elektrik kurulu güç içinde yüzde 60’lık bir paya karşılık geldiğini anlattı. Yılmaz, bu büyümeyi Türkiye’nin kararlı enerji politikalarının, yerli ve yenilikçi çözümleri teşvik eden düzenleyici çerçevenin ve ülkedeki uygun yatırım ve finansman ortamının bir sonucu olarak nitelendirdi.

YEKA İLE ENERJİDE TEKNOLOJİ TRANSFERİ

Türkiye’de lisanslı, lisanssız ve YEKA modelleriyle elektrik üretim faaliyetleri yürütüldüğünü anlatan EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz şöyle dedi:

“Lisanslı üretim, destekleme mekanizması ve yerli katkı desteği ile yatırımcılara öngörülebilir gelir, hukuki güvence ve yatırım güvencesi sunarken enerji arz güvenliğimizi güçlendiriyor. Lisanssız üretim ise kişilerin ve işletmelerin kendi elektriğini üretmesine imkân tanıyarak piyasanın gelişmesine, enerji verimliliğine ve maliyet tasarrufuna katkı sağlıyor. YEKA modeli ise büyük ölçekli sahalarda yerli üretimi teşvik ederken, ülkemizde teknoloji transferini ve yan sanayi gelişimini destekliyor. Bu durum hem ekonomik fırsatlar hem de sürdürülebilir kalkınma açısından büyük önem taşıyor.”

DÜŞÜK KARBONLU GELECEK YOLCULUĞU

Türkiye’nin enerji politikalarının yalnızca mevzuat düzenlemeleriyle sınırlı olmadığını; aynı zamanda sürdürülebilirlik anlayışının günlük yaşamın her alanına yansıması için somut adımlar atıldığına da işaret eden Mustafa Yılmaz, yenilenebilir enerji yatırımlarından enerji verimliliği uygulamalarına, elektrikli araç şarj altyapısından akıllı şebeke çözümlerine kadar geniş bir yelpazede atılan adımların, düşük karbonlu bir geleceğe yönelik kararlılığı yansıttığını vurguladı.

AKILLI BİNA EPDK’NIN VİZYONUNU YANSITIYOR

EPDK binası da, kurumun vizyonun yansıtan somut bir göstergesi olduğunu kaydeden Mustafa Yılmaz şöyle dedi:

“Akıllı bina konseptiyle tasarlanan binamızda enerji verimliliği her alanda önceliğimizdir. Çatımızdaki güneş panelleri, temiz enerji üreterek kendi ihtiyacımızın ortalama yüzde 30’unu karşılarken, elektrikli araç şarj istasyonlarımız ise düşük karbonlu ulaşımı teşvik ediyor. Binamızda kullanılan akıllı otomasyon sistemleri, enerji tüketimini sürekli izleyerek optimizasyonu sağlıyor. Böylece sürdürülebilirlik yalnızca politikalarımızda değil, günlük yaşamımızda da somut bir şekilde hayata geçiyor.”

Enerji Günlüğü