1. YAZARLAR

  2. Haluk DİRESKENELİ

  3. Kıbrıs Doğu Akdeniz'in enerji merkezi olur mu?
Haluk DİRESKENELİ

Haluk DİRESKENELİ

Yazarın Tüm Yazıları >

Kıbrıs Doğu Akdeniz'in enerji merkezi olur mu?

Değerli Enerji Günlüğü okuyucuları, Doğu Akdeniz, deniz dibindeki doğalgaz rezervleri nedeniyle fosil, güneş ve rüzgar başta olmak üzere yenilenebilir/alternatif enerji kaynaklar açısından da zengin bir bölge. 

Bu özelliklerini jeopolitik/jeostratejik konumu ile birikte değerlendirdiğimizde ise bölgenin önemi daha da artıyor. İşte bu Doğu Akdeniz'in en önemli topraklarından bir bölümünü, Kıbrıs adası oluşturuyor. Her ne kadar tartışmalı olsa da deniz yetki alanları da Ada üzerindeki hak sahibi taraflara ciddi bir güç ve imkân sunuyor.  

Peki Ada'da enerji konusunda neler oluyor? Bölgeyi etkileyebilecek uzun dönemli stratejiler ve yol haritaları var mı? Ne tür projeler üzerinde kafa yoruluyor. Ve başta Türkiye açısından olmak üzere işin en önemli taraflarından biri Kuzey ve Güney Kıbrıs'a ayrı ayrı bakıldığında durum ne merkezde? 

İşte tüm bunlara dair sorulara cevap arayanların işine yarayabileceği düşüncesiyle bir çalışma hazırladık. Faydalı olacağı umuduyla paylaşalım istedim. 

KIBRIS  2026 ENERJİ VE ALTYAPI ÖNGÖRÜNÜMÜ

Güney ve Kuzey Kıbrıs’ta Elektrik Talebi, Doğalgaz Potansiyeli ve Enterkonneksiyon Perspektifi

Kıbrıs, 2026 yılına enerji alanında karmaşık ve asimetrik bir tabloyla giriyor. Kıbrıs Cumhuriyeti (Güney), elektrik şebekesini modernleştirme, enterkonneksiyon projelerini ilerletme ve açık deniz doğalgaz aramalarını geliştirme yönünde adımlar atarken; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (Kuzey) ise elektrik arz güvenliğini güçlendirmeye ve termik kapasiteyi artırmaya odaklanmış durumda.

Siyasi ayrılığa rağmen, her iki bölge de benzer yapısal sorunlarla karşı karşıya: artan elektrik talebi, ithal yakıtlara bağımlılık ve iklim koşullarına dayanıklı enerji altyapısı ihtiyacı gösteriyor.

Bu çalışma; elektrik talebi, yenilenebilir ve konvansiyonel üretim eğilimleri, açık deniz gaz potansiyeli ve deniz altı HVDC enterkonnektör projelerinin stratejik önemini ele alarak Kıbrıs’ın 2026 enerji görünümüne bütüncül bir değerlendirme sunuyor.

GÜNEY VE KUZEY KIBRIS'TA ELEKTRİK TALEBİ: 
AYRI YÖNETİMLER, BENZER BASKILAR

Güney Kıbrıs: 1,1 GW Üzerinde Yaz Pikleri

Kıbrıs İletim Sistemi İşletmecisi (TSOC), 2025 yılında ada genelindeki zirve tüketimi 1.122 MW olarak kaydetti. Yaz aylarında yaşanan sıcak hava dalgaları ve turizm yoğunluğu, talebi 1.070–1.080 MW aralığının üzerine taşıdı ve mevcut termik tesisler üzerindeki yükü artırdı.

Güneş enerjisi kapasitesi hızla büyüse de depolama eksikliği nedeniyle pik saatlerde fosil yakıtlı santraller devrede kalmaya devam ediyor. 2026 için sistem yeterlilik analizleri, 1,2–1,3 GW aralığında işletilebilir kapasite gerekeceğini öngörüyor.

Kuzey Kıbrıs: 0,5 GW’a Yaklaşan Talep

Kıb-Tek, 2025 Şubat ayında 460 MW ile rekor bir pik yük açıkladı. Mobil üretim eklemeleri ve tesis iyileştirmeleriyle mevcut kurulu kapasitenin ~690 MW seviyesine ulaştığı bildiriliyor; ancak güvenlik marjı hâlâ sınırlı.

2026’da talep artışının %4–6 civarında olması bekleniyor. Turizmde toparlanma, nüfus artışı ve ticari faaliyetlerde genişleme bu artışı destekleyen unsurlar arasında. Büyük ölçekli yenilenebilir projeler veya enterkonneksiyon olmadığı sürece Kuzey, ağırlıklı olarak ithal fuel-oil ve dizel santrallerine bağımlı kalacak.

ÜRETİM KARIŞIMI VE YENİLENEBİLİRLERİN ROLÜ

Güney Kıbrıs

Güney Kıbrıs, AB destekli teşviklerle güneş enerjisinde hızlı büyüme kaydediyor. 2026’da güneş enerjisinin yıllık üretimde %20–22 paya ulaşacağı tahmin ediliyor. Ancak depolama eksikliği nedeniyle zaman zaman üretim kısıtlamaları yaşanıyor ve güneş arzı yüksek olsa dahi fosil yakıtlı santraller devreye girebiliyor.

Vasilikos santrali için planlanan modernizasyon ile şebeke dijitalleşmesi teknik kayıpları azaltabilir. Yine de kalıcı iyileşme büyük ölçüde enterkonnektörün devreye girmesine bağlı.

Kuzey Kıbrıs

Kuzey Kıbrıs’ta yenilenebilir enerji üretimi halen sınırlı seviyede. Şebeke kararlılığı sınırlamaları, depolama altyapısının eksikliği ve rüzgâr enerjisinde büyük ölçekli projelerin bulunmaması ana etkenler arasında.

2026’da küçük ölçekli güneş uygulamalarının ve pilot batarya projelerinin artması hedeflense de temel üretim yükü termik santrallerde olmaya devam edecek.

AÇIK DENİZ DOĞALGAZ KEŞİFLERİ: POTANSİYEL VAR, ÜRETİM YOK

Kıbrıs Cumhuriyeti, Temmuz 2025’te ExxonMobil–QatarEnergy ortaklığının işlettiği Blok 10’daki Pegasus-1 kuyusuyla önemli bir keşif açıkladı. Ultra derin sularda (~1.920 m) açılan kuyuda 350 metrelik gaz kolonuna ulaşıldı. Glaucus, Cronos ve diğer sahalarla birlikte Kıbrıs’ın toplam potansiyel gaz kaynaklarının 226–255 milyar m³ aralığına ulaştığı öngörülüyor.

Ancak:
    •    Ticari üretim henüz başlamadı.
    •    İhraç altyapısı mevcut değil.
    •    Elektrik üretiminde hâlâ ithal petrol ürünleri kullanılıyor.

Dolayısıyla bu keşiflerin 2026 elektrik piyasasında fiili bir etkisi bulunmuyor, ancak uzun vadeli enerji stratejisi açısından önemli bir rol oynuyor. 
Kuzey Kıbrıs’ta ise açık deniz araştırmaları siyasi nedenlerle sınırlı.

DENİZ ALTI DC KABLOSU: EUROASIA / GREAT SEA INTERCONNECTOR

EuroAsia Interconnector, diğer adıyla Great Sea Interconnector (GSI), Kıbrıs’ın gelecekteki enerji dönüşümünün en kritik altyapı projelerinden biri olarak görülüyor.

Teknik Özellikler
    •    Türü: HVDC deniz altı kablosu
    •    Güzergâh: Kıbrıs – İsrail – Girit
    •    Toplam Uzunluk: ~1.208 km
    •    Kapasite: 2.000 MW’a kadar (1.000 MW başlangıç aşaması)
    •    Dönüştürücü İstasyonları: Kıbrıs, İsrail, Girit

2026 Yılı İçin Önemi

Çalışmaların zamanında ilerlemesi hâlinde, 2026 kritik bir inşaat ve tedarik yılı olabilir. Proje tamamlandığında:
    1.    Kıbrıs’ın uzun yıllardır süren elektrik izolasyonu sona erecek.
    2.    Yaz ve kış pik dönemlerinde ithalat imkânı sağlanacak.
    3.    Güneş enerjisindeki fazla üretim ihraç edilebilecek.
    4.    Şebeke kararlılığı artacak, fuel-oil bağımlılığı azalacak.
    5.    Açık deniz gazının elektrik üretimine entegrasyonu için altyapı güçlenecek.

Kuzey Kıbrıs için benzer bir HVDC enterkonneksiyon projesi bulunmuyor. 
Türkiye–Kuzey Kıbrıs arasında HVDC deniz altı kablosu önerileri zaman zaman dile getirilse de resmî bir takvim açıklanmış değil.

2026 İÇİN ÜÇ OLASI SENARYO

1.⁠ ⁠İyimser Senaryo
    •    Enterkonnektör çalışmalarında hızlı ilerleme
    •    Yenilenebilir üretimde beklenenden yüksek performans
    •    İthal yakıt fiyatlarında istikrar
    •    Güney’in LNG ithalatı için fizibilite adımları
    •    Kuzey’de dağıtık güneş uygulamalarının artması

2.⁠ ⁠Temel Senaryo
    •    Enterkonnektörde tedrici ilerleme
    •    Pik talep artışının devamı
    •    Yenilenebilir üretimin artmasına rağmen kısıtlamaların sürmesi
    •    Her iki bölgede termik üretimin ağırlığını koruması

3.⁠ ⁠Kötümser Senaryo
    •    HVDC proje takviminde gecikmeler
    •    Yakıt fiyatlarında dalgalanmalar
    •    Talep artışının Kuzey’de yedek kapasiteyi zorlaması
    •    Açık deniz gaz geliştirme planlarının ötelenmesi

2026: FIRSATLAR VE KIRILGANLIK ARASINDA

Kıbrıs, 2026 yılına önemli fırsatlar ve bir o kadar dikkatle yönetilmesi gereken risklerle giriyor. Güney Kıbrıs’ın açık deniz gaz keşifleri ve EuroAsia Interconnector projesi uzun vadede ciddi dönüşüm potansiyeli taşıyor; ancak bunların kısa vadede yakıt karışımını değiştirmesi beklenmiyor.

Kuzey Kıbrıs ise enterkonneksiyon eksikliği nedeniyle termik üretime bağımlılığını sürdürürken artan pik yük baskısıyla karşı karşıya. Projelerin zamanında ilerlemesi hâlinde, 2026 Kıbrıs’ın izolasyon ve yakıt bağımlılığından daha bağlantılı ve çeşitlendirilmiş bir Doğu Akdeniz enerji merkezi olmaya yöneldiği bir dönüm noktası olabilir. 

Önceki ve Sonraki Yazılar