Enerji Günlüğü - Nükleer teknoloji savaş sanayisi, enerji üretimi ve tıp alanlarının yanında her geçen gün daha geniş bir alanda insanlığın hizmetinde kullanılır hale geliyor. Bunun son örneklerinden biri, nükleer buz kırıcıların, uluslararası lojistik sektöründe yeni güzergahlar oluşturulmasına destek olması.
İşte Kuzey Deniz Yolu da nükleer teknoloji sayesinde daha kısa, dolayısıyla daha ekonomik bir deniz ticareti rotası olarak taşımacıların ilgisini çekmeyi başardı. İlk kez, Çin’den yola çıkan yük gemisi, Kuzey Deniz Yolu üzerinden Avrupa’ya ulaştı. Ningbo Limanı’ndan yola çıkarak Kuzey Deniz Rotası’nı aşan ilk konteyner gemisi, İngiliz limanı Felixstowe'a ulaştı.
Kuzey Deniz Rotası’nın Avrupa ve Asya arasındaki sürdürülebilir bir lojistik kanalı olma potansiyelini geliştirme yolunda bir adım olarak, tarihi bir öneme sahip olduğu değerlendirmesi yapılıyor.
Toplam ağırlığı yaklaşık 25 bin ton olan kargo konteynerlerini taşıyan gemi, Ekim ayı başında Kuzey Deniz Rotası’nın sularına girmişti. Geminin seyri sırasında bilgilendirme ve navigasyon desteği, Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom bünyesinde faaliyet gösteren FGBU Glavsevmorput tarafından sağlandı.
Rus Arktik bölgesi üzerinden yapılan seyir toplam 20 gün sürdü. Bu da geleneksel güney rotalarının kullanımına kıyasla yarı yarıya daha kısa bir süre. Deniz lojistiğinde karbonsuzlaştırma için konulan küresel hedefler göz önüne alındığında, daha kısa rotaların kullanılması, okyanuslar üzerindeki insan kaynaklı etkinin azaltılmasının yollarından biri olarak öne çıkıyor. Mesafenin kısalması sayesinde, Kuzey Deniz Rotası üzerindeki güzergâh yalnızca yolculuk süresini ve kargo taşıma maliyetlerini önemli ölçüde azaltmakla kalmıyor, aynı zamanda sera gazı emisyonlarını da düşürüyor.
Rosatom’un Arktik gelişiminden sorumlu özel temsilcisi Vladimir Panov “Kuzey Deniz Rotası hızla gelişerek küresel lojistik için gerçek ve etkin bir güzergâh haline geliyor. Buna, ileri teknolojilerin geliştirilmesi, yeni nesil nükleer buz kırıcıların inşası ve yabancı yük taşıyıcılarının artan ilgisi dahil olmak üzere çeşitli faktörler katkıda bulunuyor. Arktik koşullarında çalışmak kolay değil, ancak zorlukları sonuca dönüştürüyoruz. Ana önceliğimiz olan Kuzey Deniz Rotası'nın güvenliğini sağlamanın yanı sıra, güzergahın hızını ve geçiş süresini yönetmek de bugün bizim için önemli bir görev haline gelmiştir” dedi.