1. YAZARLAR

  2. Abide GÜLEL

  3. Türkiye`de nükleer hukuk ne durumda?
Abide GÜLEL

Abide GÜLEL

Yazarın Tüm Yazıları >

Türkiye`de nükleer hukuk ne durumda?

Nükleer enerji kullanımına ilişkin kararlar, sadece Türkiye`de değil dünyanın her yerinde hükümetler tarafından alınan en önemli ulusal kararlardan birisidir. Nükleer enerji, sadece santral kuruluşu ve enerji üretimini değil, aynı zamanda çok ayrıntılı hukuki detayları da içeren geniş bir konudur.

Nükleer enerji hükümetlerce geçmişte daha çok, ucuz ve sürdürülebilir bir enerji kaynağı olarak görülürken, 1986`da yaşanan Çernobil Nükleer Faciası`nın ardından ciddi bir algı değişikliği yaşandı. Bu enerji türünün taşıdığı riskler ve bunların önlenebilir olup olmadığı ciddi şekilde tartışıldı, tartışılıyor.

Nükleer enerji pazarı da Çernobil olayından çok büyük dersler çıkardı. O dönemde birkaç ülke hariç nükleer enerji üretimi durdurulmuş, daha sonra nükleer üniteler yeniden ve yavaş yavaş devreye alınmaya başlamıştı.

Halen tüm dünya, nükleer güvenlik tartışmalarına devam ediyor; ki Japonya`da yaşanan Fukuşima faciası da bu tartışmaları yoğunlaştırmıştı.

Geçmişte yaşanan olumsuz deneyimlerin etkisiyle, nükleer teknoloji alanındaki gelişmeler, özellikle de nükleer güvenlik konusunda alınan ve alınacak ek önlemlere ağırlık verilmiş durumda.

İşte bunca tartışma arasında dünyada bir yandan da yeni nükleer enerji yatırımları devam ediyor. Son yıllarda kimi ülkeler nükleer santrallerini kapatmaya yöneldiğini açıklasa da durum bu... Eldeki verilere göre, son yıllarda ömrünü tamamlamak dahil çeşitli nedenlerle yaklaşık 20 nükleer santral kapatılırken, 20 yeni nükleer santral de devreye alındı.

Türkiye de, nükleer enerji yatırımı için adım atan ülkeler arasında yer alıyor. Ankara`nın ilk nükleer enerji santralini kurma niyeti 1970`li yıllardan beri gündeminde. Ancak son yıllara kadar bu konuda bir türlü somut bir adım atılamamıştı.

Nükleer enerji santrali kurma düşüncesini hayata geçirme konusunda Türkiye nihayet 2010 yılında Rusya ile imzaladığı devletlerarası anlaşma ile işi iyice somutlaştırdı. Bu anlaşmayla, Mersin Akkuyu`da bir nükleer santral kurma projesi de gündeme gelmiş oldu.

60 yıl ömürlü olarak planlanan ve 4 üniteden oluşacak santralin inşa hazırlıkları sürerken, bir yandan da işin hukuki boyutuna ilişkin adımlar atılıyor. Nükleer Enerji Hukuku alanındaki düzenlemeler, hemen her ülkede olduğu gibi Türkiye`de de uluslararası sözleşmelerin iç hukuka uygulanmasıyla oluşacak.

Bu konudaki çalışmalar, IAEA, OECD/NEA, INLA, WNA, EUROATOM gibi uluslararası kuruluşların gözetiminde sürdürülüyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Türkiye Atom Enerjisi Kurumu da Türkiye’deki yetkili kurumlar konumunda.

Hali hazırda Türkiye’nin taraf olduğu nükleer ile ilgili anlaşmalar var. Bunlar şöyle sıralanıyor:
1 - Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesine İlişkin Antlaşma (NPT)
2 - Türkiye ile UAEA Arasında NPT Antlaşmasına İlişkin Olarak Güvenlik Denetimi Uygulanmasına Dair Anlaşma
3 - Nükleer Enerji Alanında Üçüncü Şahıslara Karşı Hukuki Sorumluluğa ilişkin Paris Sözleşmesi’ni Yenileyen 1982 Ek Protokolü
4 - Nükleer Kaza Halinde Erken Bildirim Sözleşmesi
5 - Nükleer Kaza veya Radyolojik Acil Hallerde Yardımlaşma Sözleşmesi
6 - Paris ve Viyana Sözleşmelerinin Uygulanmasına Dair Ortak Protokol
7 - Nükleer Güvenlik Sözleşmesi
8 - Nükleer Denemelerin Yasaklanması Antlaşması
9 - Türkiye ile UAEA Arasında NPT Antlaşmasına İlişkin Olarak Güvenlik Denetimi Uygulanmasına Dair Anlaşmaya Ek Protokol
10 - Nükleer Enerji Alanında Üçüncü Şahıslara Karşı Hukuki Sorumluluğa ilişkin Paris Sözleşmesi’ni Yenileyen 2004 Protokolü
11 - Orta Doğu Sinkrotron Işığı Deneysel Bilim ve Uygulamaları Uluslararası Merkezi
12 - Kullanılmış Yakıt İdaresinin ve Radyoaktif Atık İdaresinin Güvenliği Üzerine Birleşik Sözleşme
13 - Nükleer Terörizmin Önlenmesine İlişkin Uluslararası Sözleşme

İşte tüm bu uluslararası sözleşmelerle Türkiye`de nükleer hukukunun genel çerçevesi de çizilmiş oluyor. Sırada, çizilen bu çerçeve ışığında iç hukuk düzenlemelerinin tamamlanması var.

Ancak Türkiye’nin taraf olduğu sözleşmeler arasında yer alan, Üçüncü Şahıslara Karşı Hukuki Sorumluluğa İlişkin Paris Sözleşmesi`ni Yenileyen 2004 Protokolü`nün Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından onaylanmasına ilişkin karar henüz yayınlanmadı. Söz konusu sözleşmenin içeriği, şu anda nükleer sektörünün önündeki en önemli konulardan birisi.

Bunun ayrıntılarını sonraki yazılarımızda ele almaya çalışalım.

agulel [at] gulelhukuk.com

Önceki ve Sonraki Yazılar