Enerji Günlüğü – Türkiye'nin sabit deniz platformlarına yönelik yasadışı eylemler, uluslararası hukuki yaptırımlarla karşılaşacak.

14 Ağustos 2006 tarihinde Londra’da imzalanan ‘Kıta Sahanlığında Bulunan Sabit Platformların Güvenliğine Karşı Yasadışı Eylemlerin Önlenmesine Dair Protokole Ait 2005 Protokolü’, 987 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile onaylandı. 

Kıbrıs Rum Yönetimi’nin İsrail Devleti ile birlikte adanın güneyinde petrol ve doğalgaz arama girişimleri başladıktan sonra Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ile yaptığı Kıta Sahanlığı Anlaşması uyarınca petrol arama çalışmaları başlatmıştı.

PETROL VE GAZ ARAMA TESİSLERİNE HUKUK KALKANI
Bu gelişmelerin ardından Türkiye gündeminde kıta sahanlığındaki sabit platformların güvenliği konusu ön plana çıkmaya başladı. Bunun üzerine 02 Mart 2017 günü yayımlanarak yürürlüğe giren 6910 Sayılı Kanun, sabit platformların güvenliği ile ilgili Protokol’ün onaylanması işleminin uygun bulunduğunu, hükme bağlamıştı. 

Protokol, kıta sahanlığında kurulan sabit platformları kaldırmaya veya yok etmeye dönük her türlü girişimi suç olarak görüyor ve ilgili kişi ve/veya devletlere karşı uluslararası ölçekte yaptırım uygulanmasını öngörüyor. Protokol’ün onaylanmasıyla, Türkiye’ye ve KKTC’ye ait sabit deniz platformları, uluslararası anlaşmalar ve uluslararası hukuk çerçevesinde güvence altına alınmış oldu.